Hazır giyim ihracatçısı zorda

Pandemi koşullarında özellikle hammadde ve işçi maliyetlerinden fazlasıyla etkilenen sektörlerin başında gelen hazır giyim ihracatçıları artan maliyetleri gerekçe göstererek son ürün fiyatında artış yapmak istedikçe tepkiyle karşılaşıyor. İçeride bu sıkıntı yaşanırken uluslararası alıcılar da kurlardaki yükselişten kaynaklı olarak TL’de yaşanan hızlı değer kaybını gerekçe göstererek söz konusu artışa karşı direniyor.

info@karadenizekonomi.com / 18.04.2021

Hazır giyim ihracatçısı zorda

Birçok sektörde olduğu gibi hazır giyim sektöründe de son aylarda hammadde fiyatları yüzde 50’yi aşan oranlarda arttı. Söz konusu artışa yüzde 22’yi bulan işçilik maliyetlerinin de eklenmesiyle, ihracatçının maliyetleri katlandı. İç piyasada beklenen hareketliliğin yaşanmaması sonrası yönünü sınır ötesine çeviren sanayici, burada ise “paranız devalüe oldu, fiyat artıramazsınız” baskısı ile karşılaştı. Sektör temsilcileri, olması ürün fiyatlarına maliyet artışlarının yarısını dahi yansıtamadıklarını kaydetti.

İşte hazır giyim sektörünün içinde bulunduğu duruma ilişkin çarpıcı tespitler

İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Gültepe

“Rakip pazarlarda hammadde fiyatlarındaki artış bize göre daha düşük”

“Türkiye tedarik zincirinde öne çıktı, alımlar buraya kaymasıyla elimiz belki güçlendi. Aancak artan maliyetleri son ürün fiyatına yansıtma konusunda sıkıntı yaşayacağız. Rakip pazarlarda hammadde fiyatlarındaki artış bize göre daha düşük. Onlar daha uzun süre bunu sineye çekebilir ama bizim öyle bir şansımız yok. Maliyet artışını ürünlere 3-4 ay sonra, yeni sezonda ancak yansıtabiliriz.”

 

 

 

 

GİYTEKS Giresun Genel Müdürü: Merdan Yüce

“İthalata dayalı ihracat rakamları gerçeği yansıtmıyor”

“Talepte var olan daralmanın yanı sıra dışarıdan da fiyat anlamında ciddi baskılarla karşılaşıyoruz. İçeride işçilik ve malzeme maliyetlerindeki artış tamamen kontrol dışında. Kâğıt ve naylondaki artış yüzde 50’ye yaklaştı. Bunu anlamlandırmak mümkün değil. Tedarik noktasında çaresizlik içindeyiz çünkü seçeneğimiz yok. Biz de bu maliyetleri katarak fiyat vermek zorunda kalıyoruz. İşçilik maliyetleri dönem içindeki vergi dilimlerine göre baktığımızda yıllık bazda yüzde 28’e ulaşıyor. İhracatçı firmaların dövizdeki kurdan kaynaklı olarak karlarının arttığı doğru bir bilgilendirme değil. Maliyetlerimiz de dolara endeksli. Makinemde kullandığın dikiş iğnesi veya üretimde kullandığın en basit bir tela, polyester ve likra dolar bazlı geliyor. İç piyasadan kumaşı dahi euro ile alıyoruz. Türk Lirası bazlı bir hareket yok ki. Biz yüksek teknoloji ürünleri yapmamakla birlikte bu kadar dışarıya bağlı olmamız ülkemiz adına son derece üzücüdür. Biz tekstil ülkesiyiz ama sattığımız herşeyin mutlak bir ithal girdisi var. Bu da maliyet artışını getiriyor.”

 

 

 

Kafkas Tekstil Genel Müdürü: Ayhan Şamiloğlu

“İthalata dayalı bir ihracat politikamız değişmeli. Ama nasıl?”

“Her artış olumsuz etkiliyor rekabet gücümüzü azaltıyor. Dövize gelen artışlar girdi maliyetlerine de yansıyor. Kurdan kaynaklı artış belki kar olarak yansıyor gibi geliyor ama bilmeyenler için. İthalata dayalı bir ihracat politikamız değişmeli. Bu nasıl olacak? Bobini bile dövizle alıyoruz. İthalatı engelleyip hammaddeyi içeride üretebilecek miyiz? Keşke becerebilsek.”

 

 

 

 

 

Akbaş Tekstil Ordu/Fatsa Genel Müdürü: Erdoğan Akbaş

“Üçüncü bant üretimden vazgeçtik oysa daha fazla üretmeliyiz.”

“Pandemi sürecinde artan hammadde fiyatları ve işçilik maliyetleri bir yanda, ayakta kalmak için verilen mücadele diğer yanda. İhracatçı firmalara fason çalışan firmalar için belki dolardaki yükseliş sorun olmayabilir ama ihracatçıya fason üretim yapan firmalar ne yapacak. Devletin en azından daha önce verdiği desteği sürdürmeli. Sadece üreteni değil çalışanı da etkiliyor. Biz belli taahhütleri olan firmaların. Üçüncü bandı üretime sokmayı düşünürken içinden geçtiğimiz zor süreçten dolayı elde olan bantlarda da yeterince çalışamıyoruz. Oysa daha çok üretmeliyiz. Ama hammadde ve işçilik maliyetleri buna engel.”

 

 

 

 

 

 

 

 

CLS Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı: Eyüp Çalış

“Ülke de bizim iş de bizim”

“İçinden geçtiğimiz pandemi koşullarında pek de yapacak bir şey yok gibi. Maliyetlerdeki artışı görmezden gelemeyiz ama felaket tellallığı yapmak da istemiyoruz. Dolarla gelen dolarla gidiyor.”

 

 

 

 

 

 

 

Aster Tekstil Tokat Erbaa Fabrika Müdürü: Mahir Koçali

“İç pazardaki firmalar daha zorda”

“Dış piyasa açısından bakıldığında ihracatçı firma olarak dolardaki artışı da göz önüne alırsak hammadde artışı bize olumsuz yansımıyor gibi görünse de iç pazar ağırlıklı çalışan firmalar talepteki daralma nedeniyle fiyatlarda indirim beklentisi içinde oluyor. Bu kısa vadede kar gibi görünse de uzun vadede pek de öyle değil.”

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar