Oltan-Köleoğlu Enerji’den Dünya Çevre Günü mesajı
Oltan-Köleoğlu Enerji (OKE), 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla yayınladığı mesajda; fosil yakıtların kullanımı, kirliliğin neden olduğu iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybının günümüzde insanlığın en büyük sorunlarından birini teşkil ettiğini belirtti.
info@karadenizekonomi.com / 4.06.2021
5 Haziran Dünya Çevre Günü vesilesi ile Oltan-Köleoğlu Enerji (OKE), fosil yakıtların kullanımı, kirliliğin neden olduğu iklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybının günümüzde insanlığın en büyük sorunlarından birini teşkil ettiğini belirterek, ‘’Biyokütle kullanımı, sahip olduğu özelliklerle küresel iklim değişikliği ve sera gazı salınımlarının azaltılmasında etkili bir yenilenebilir enerji kaynağıdır. Yanma işlemi sonucu ortaya çıkan karbondioksit gazı, yenilenen bitki örtüsü tarafından geri emildiği için doğada mevcut olan karbon döngüsü sistemi dengede kalabilmektedir. Bu açıdan biyokütle enerjisi alternatif ve temiz bir enerji kaynağı sayılmaktadır. OKE olarak santrallerimiz de depolanan ve temiz enerjiye dönüştürülen 500 bin ton tarımsal atık ile geri dönüşüme katkı sağlayarak, temiz gelecek ve temiz enerji politikası ile çevremizin korunmasında büyük katkı sağladık. Ülkemizde adeta geleneksel hale getirilmiş olan anız yakımı ile çevre kirliği ve iklim değişikliği arasındaki bağlantıya da değinilen açıklamada; “Orman yangınları her bakımdan büyük bir tehlikedir. Özellikle büyük orman yangınlarıyla ilgili yapılan araştırmalar, iklim değişikliğinin ve artan sıcaklıkların etkisine dikkat çekip, yangın ve iklim arasındaki ilişkiyi ele almıştır. Araştırmalar, iklim değişikliğiyle birlikte artan atmosferik kararsızlık, sıcaklığın yükselmesi, kuraklığın artması, sürekli olan sıcaklık dalgaları gibi meteorolojik ve iklimsel koşulların yangınların sayısında ciddi yükselişe neden olduğunu göstermiştir. Özellikle Akdeniz ikliminin görüldüğü bölgelerdeki değişiklik ile birlikte sıcaklığın ve kuraklığın artmaktadır. Bununla birlikte orman yangınlarının sayısında artış olmuştur.Tarımsal ürünlerin hasatı sonrasında toprakta kalan kök ve sapların anız olarak yakılıp yok edilmesi ise ekosistemde depolanabilecek miktardan daha fazla karbondioksitin salınımına neden olup sıcaklıklarda artışa da neden olmaktadır.”
‘’Anız yakımı ekolojik dengenin ve çevrenin korunmasında katkı sağlıyor’’
Haziran - eylül arasındaki dönemde yakılan anızlar ile atmosferik kararsızlıktan ötürü ortaya çıkan ani ve sert rüzgarlar, artan sıcak havanın etkisiyle yangınları kontrolden çıkardığına dikkat çeken OKE, ‘’Akdeniz iklim kuşağında olan ülkemizde kurulan biyokütle santralleri ile anız yakımının önüne geçilebilmektedir. Bununla hem ekolojik dengeye zarar verilmesine engel olunmakta hem de felakete dönüşebilecek yangınların azaltılmasına katkı sağlanmaktadır. Anız yakımının önüne geçilmesi, ekolojik dengenin ve çevrenin korunmasına en büyük katkıdır’’ değerlendirmesini yaptı.