Dünya buğday stoklama telaşında

Pandemi döneminde birçok ülke buğday stoklarını güçlendirme politikasını takip etmeye başladı. Türkiye un sektörünün pandemi döneminde önemli bir sınavı başarıyla verdiğini ifade eden Ulusoy, “Tüketmek ve stoklamak için oluşan taleplere olağan dışı bir dönemden geçtiğimiz son bir yılda gıda güvenliğinde yaşanabilecek aksaklıkların yarattığı tedirginlik de eklenince ülkeler daha yüksek stoklara yönlendi.” dedi.

info@karadenizekonomi.com / 24.02.2021

Dünya buğday stoklama telaşında

TUSAF Başkanı Eren Günhan Ulusoy, geçtiğimiz günlerde Ekotürk Televizyonu’nda bir programa konuk oldu. Ulusoy, hem un hem de buğdayın durumu anlattı. Küresel iklim değişikliklerinin tarım ürünlerini vurduğu ve gıda fiyatlarının uçup gittiği günümüzde buğday daha da önem kazandı. Bu da ‘pandemi sonrasında buğday stoklarının durumu nedir?’ sorusunu akıllara getirdi. İşte Ulusoy’un verdiği yanıtlar:

Un sanayisinde ihracata yönelik ithalat da yapan bir ülkeyiz

“Buğdayın ev sahibiyiz ve bundan büyük bir onur duyuyoruz. Bunun karşılığı olarak da Türkiye un sanayicileri dünyanın en büyüğü olarak bilinmektedir. Güçlü altyapımız ve rekabete ayak uyduran çalışkanlığımızla bu konumu elde ettik. 2016 yılından bu yana liderliğimiz devam etmektedir. Geçen yılın yılsonu verilerine baktığımızda 2 milyon 993 bin ton’luk ihracat gerçekleştirmemiz de bu başarının taçlandırılmasıdır. Karşılığında da 952 milyon dolarlık bir gelir elde ettik. Yurt içinde kalan 13 milyon tonluk bir üretim söz konusudur. Böylece Türkiye un sanayisi 17 milyon tonluk buğday işleme büyüklüğüne ulaşmıştır. Buğday tarafına baktığımızda ise ülkemizin yurt içi üretimi yurtdışı tüketimini hemen hemen karşılıyor durumdayken ihracata yönelik olarak da ithalat yapan bir ülke konumundayız. Tabi buğday sadece unun olarak değil makarna, bisküvi ve bulgur gibi diğer ihracat ürünlerinin de hammaddesidir.”

Pandemi sürecinde sektörün performansı

“Uzun yıllar ortalaması 18 ila 22 milyon ton olan ülkemizdeki buğday üretiminde iç tüketim talebine baktığımızda sadece un sanayisi için değil tohum veya yem sanayisini de hesapladığımızda iç pazar tüketimimiz 20 milyon tona yaklaşıyor. Yani dönem dönem üretim ile tüketim arasında farklılıklar olduğunu görüyoruz. İklimsel koşullardan veya talepten kaynaklanan dalgalanmalar oluştuğunda bu açık ithalatla kapatılmaktadır. Tüketmek ve stoklamak için oluşan taleplere olağan dışı bir dönemden geçtiğimiz son bir yılda gıda güvenliğinde yaşanabilecek aksaklıkların yarattığı tedirginlik de eklenince ülkeler daha yüksek stoklara yönlendi. Bunu iç pazarda perakende sektörümüz de yaptı. Dolayısıyla olağanın dışında bir talep oluşmasına yol açtı. Bu da fiyat artışı olarak yansıdı. Rakamlar üzerinden konuştuğumuzda buğdayda dünyada 773 milyon ton üretim yapılıyor. 760 milyon ton da tüketim gerçekleşmesi bekleniyor.”

 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar