UFK Başkanı Şenocak: Rekolte normalin altında, serbest piyasa fiyatı yükselecek

Nisandaki don ve kokarca zararı, özellikle Ordu’nun yüksek kesimlerinde yüzde 100’e varan kayıplara yol açtığını kaydeden UFK Başkanı Cem Şenocak, serbest piyasada fiyatların TMO’nun açıkladığı taban fiyatların üzerinde seyrederek yükselmeye devam edeceğini söyledi.

info@karadenizekonomi.com / 11.08.2025

UFK Başkanı Şenocak: Rekolte normalin altında, serbest piyasa fiyatı yükselecek

Fındıkta hasat başladı, üretici bahçeye girdi ancak tartışmalar bitmedi. Önce farklı tahmini rekolte açıklamaları, ardından fiyat beklentileri. Hasat dönemiyle birlikte fındık rekoltesiyle ilgili bilgi sahibi olmayanların çeşitli spekülasyonlar yaptığını belirten Ulusal Fındık Konseyi Başkanı (UFK) Cem Şenocak, “Bu tür algı operasyonları 100 yılı aşkın süredir devam ediyor ve artık değişmesi gerekiyor” dedi. 2025 mahsulü fındık alım fiyatı ve rekolte beklentileri hakkında değerlendirmelerde bulunan Şenocak, rekoltenin normal yılların oldukça altında olacağını ve bunun sonucunda piyasanın TMO fiyatlarının üzerinde başlayarak yükselmeye devam edeceğini ifade etti.

“Don ve kokarca zararı hasatla netleşecek”

Nisan ayında yaşanan don hadisesinin, özellikle 500 metre üzeri rakımlarda fındık dikim alanlarını olumsuz etkilediğini ifade eden Şenocak, Ordu’nun yüksek kesimlerinde %100’e yakın zararların görüldüğünü vurguladı. Ayrıca, kokarcanın ülke genelinde zarar verdiğini, temmuz ayındaki aşırı sıcakların da Batı Karadeniz ve diğer bölgelerde hasarı artırdığını söyledi. Şenocak, “Hasadın başlamasıyla birlikte ürün çuvala girdiğinde gerçek zarar ve rekolte netleşecektir” dedi.

“Ordu, dünyanın en büyük fındık üretim alanı”

Türkiye’de özellikle Ordu’nun yaklaşık 250 bin dönümle dünyanın en büyük meyilli fındık üretim alanına sahip olduğunu kaydeden Şenocak, bu alanın İtalya, İspanya, Gürcistan, Azerbaycan, ABD ve Şili gibi ülkelerin toplam fındık üretim alanlarına yakın olduğunu söyledi.

“Fındıkta 3 üretici grubu var”

Şenocak, Türkiye’deki fındık üreticilerini üç ana gruba ayırdı:

1- Meyilli arazi üreticileri: Doğu Karadeniz’de yoğunlaşan, miras yoluyla küçülmüş, makinalı tarım yapamayan, insan gücüyle üretim yapan, gelir-gider dengesi sağlamakta zorlanan ve göç riski taşıyan üreticiler.

2- Düz ova üreticileri: Verimli ovalarda üretim yapan, sebze, meyve, pirinç ve şeker pancarı gibi ürünleri bırakarak fındık üretimine yönelen ve yıllık önemli gelir elde eden çiftçiler.

3- Dünya fındık üreticileri: Özellikle Şili gibi ülkelerde aile başına milyonlarca dolar gelir elde eden, pazar payını hızla büyüten uluslararası üreticiler.

“Göçü önlemek için acil önlemler şart”

Türkiye’de yaklaşık 400 bin meyilli arazi üretici ailesinin göç tehdidi altında olduğunu belirten Şenocak, bu durumun şehirlerin sosyal ve ekonomik yükünü artıracağını dile getirdi. Üretimde yaşanan düşüşle birlikte Türkiye’nin dünya pazarındaki payının %80’den %60’ın altına gerilediğine dikkat çeken Şenocak, özellikle yüksek kesimlerde yaşayan üreticilerin geçim sıkıntısı nedeniyle büyük şehirlere göç etmek zorunda kalabileceğini söyledi.

“Alan bazlı desteklemenin revize edilmesi gerekiyor”

2009’da başlatılan alan bazlı destekleme modelinin güncellenmesi ve geliştirilmesi gerektiğini söyleyen Şenocak, şu önerileri sundu:

- Meyilli arazi üreticilerinin gelir koşullarını düz ova ve dünya üreticileri seviyesine yakınlaştırmak

- Bahçeye bağlı ikamet, kiralama ve kurumsal ortaklaşma modelleriyle üreticilerin geri dönüşünü teşvik etmek

- Döviz kaybını önleyerek Türkiye’nin pazar payını artırmak

Şenocak, bu adımların fındık üretimini canlandıracağını ve ihracatta eski güce ulaşılmasını sağlayacağını sözlerine ekledi.

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar