MB’nin faiz indirimi maliyeti ortaya çıkaracak

Prof. Dr. Alkin, ‘’Merkez Bankası faiz indirimi kesinlikle yapmamalı. Tek haneli enflasyon beklentisi ve algısı oluşmadıkça Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine devam etmesi iki önemli maliyeti ortaya çıkaracak.’’

info@karadenizekonomi.com / 3.03.2020

MB’nin faiz indirimi maliyeti ortaya çıkaracak

Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emre Alkin, Şubat ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İstanbul Ticaret Odası (İTO) geçim endeksi rakamları geldiğinde, çok net anladım ki hepimizin özlemle beklediği tek haneli enflasyon rakamına oldukça uzak bir mesafedeyiz diyen Alkin, ‘’İTO enflasyon endeksleri ve Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı TÜFE rakamları nadir zamanlarda birbirlerinden farklı çıktığı için, bu sefer de şubat ayında yüzde 0.5 veya üzeri bir Tüketici enflasyonu çıkabileceğini tahmin ettim. Böyle çıkarsa yıllık enflasyon rakamı hala yüzde 12’nin üzerinde kalacaktı. Ancak beklenenden çok düşük açıklanmasına rağmen, yıllık enflasyon yine yüksek çıktı.

 Bu rakama bakarak Merkez Bankası’nın faiz indirmesi pek mümkün değil. Daha açık söyleyeyim; Faiz indirimi kesinlikle yapmamalı. Tek haneli enflasyon beklentisi ve algısı oluşmadıkça Merkez Bankası’nın faiz indirimlerine devam etmesi iki önemli maliyeti ortaya çıkaracak. Bunlardan biri güven erozyonudur. Yani vatandaşın ve piyasaların Merkez Bankası kararlarına güveni zedelenirse faiz indirimlerinden elde edecek faydanın birkaç katı kadar zarar ortaya çıkar. İkincisi döviz kurlarının sürekli yukarı seyretmesi sebebiyle Swap piyasalarını kullanarak ödünç dövizle kurları düşük tutma mücadelesinin sadece hacmi değil maliyeti de artacak’’

 

‘’ İmkanlar kısıtlandıkça fiyatlar yükselecek’’

 

Korona virüsü sebebiyle düşük fiyatla yarı mamûl ithalatı imkanları kısıtlandıkça fiyatlar genel seviyesinin yükselmesi ihtimaline işaret ettiğine dikkat çeken Alkin, ‘’Yedek parça veya ara malı ya da yatırım malları ithalatına göreceli olarak daha yüksek fiyatlarla ödeme yapmak zorunda kalacağız gibi gözüküyor. Korona virüsü sebebiyle Türkiye’nin büyük bir avantaja sahip olacağını söyleyenlere küçük bir hatırlatma yapmak zorundayım.Türk sanayisi korona virüsü salgınına kapasite sınırında yakalandı. Talebin Türkiye’ye kayması sonucu yeni müşterileri istikrarlı bir şekilde elde tutma imkanı yaratılabilirse elbette faydasını görürüz. Türkiye’nin güçlü bir yan sanayi ve makine sektörü var. Tekstilin gücünü zaten konuşmaya gerek yok. Ancak yaşanılan sadece konjonktürel bir nimet ise bu durumun orta vadede atıl kapasite ve enflasyon yaratma ihtimali de var. Herkesin başını çevirip bakmadığı bu ihtimali dile getirmek sorumluluğumuzdur. Bu sürecin hem devlet hem de meslek kuruluşları tarafından oldukça dikkatli bir şekilde yürütülmesi gerekiyor.”

 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar