"Bu şehir için çalışıyoruz"

Murat Gürsoy ile Karadeniz Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu, 2004 yılında Ordu’da bir aile şirketi olarak kurulan Alanlar İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Yücel Alan...

info@karadenizekonomi.com / 6.06.2018

Günümüzde “kardeşin kardeşle bile ortaklık kuramayacağı” algısına aldırış etmeden, ağabeyi İsmet Alan ile yola çıkan Yücel Alan ile projelerine, inşaat sektörüne yerel ve genel ekonomiye ilişkin bir sohbet gerçekleştirdik. İşte Ordu'nun inşaat sektöründeki yatırım devi Alanlar İnşaat hakkında herşey...

-Kısa bir özgeçmiş ile sohbetimize başlayalım, Yücel Alan kimdir?

-26 Nisan 1974 tarihinde Ordu’da dünyaya geldim. Eğitim hayatım ve ilk gençlik yıllarım burada geçti. 1990’lı yılların başına geldiğimizde babamın ve ağabeylerimin izlediği yoldan hareketle Avusturya’ya yerleşme kararı aldım. Öncelikli amacım, yurtdışında yaşayan herkes gibi daha fazla para kazanmak ve birikim yapmaktı. Ancak, zamanla yerleştiğim ülkede kazandığım deneyimin para kazanmaktan daha önemli olduğunu fark ettim. Ömrünün neredeyse üçte birini gurbette geçiren biri olarak edindiğim deneyimleri memleketimde değerlendirmek amacıyla 2006 yılında Türkiye’ye kesin dönüş yaptım. Zira, Avusturya’da da yine inşaat sektörüyle ilgili işler yapıyordum, teoride ve pratikte fazlasıyla deneyim kazanmıştım.

-Sanırım geri dönüşe birden bire karar vermediniz. Biraz da o süreçten bahseder misiniz? Nasıl karar verdiniz? Alanlar İnşaat’ın kuruluş aşaması ve yönetim şekli nasıl oluştu?

-Zaten kesin dönüş yapmadan önce gerekli altyapıyı oluşturmak gerekiyordu. Burada yaşayan ağabeyim İsmet Alan ile geliştirdik o süreci ve kısa zamanda karar verdik. Avusturya’da ilk projemizi tamamlamıştık, ikinci projemiz devam ediyordu. İki kardeş, Alanlar İnşaat’ı kurmaya ve müteahhitlik işini Ordu’da yapmaya kara verdik. Biz planlamamızı ortaklık üzerine yaparken ne yazık ki insanların bilinç altına yerleşen “ortaklıkların uzun soluklu olamayacağı” söylemini etrafımızda sıkça duyduk. Oysa bizce bu kaygılar yersizdi. Düşünün ki; farklı farklı dilden, ırktan veya milletten insanların dahi ortaklık yapabildiği bu küresel düzlemde, kardeş kardeşle niçin ortaklık yapamasın? Baktığımda iyi ki dönmüşüm ve iyi ki İsmet Ağabeyimle ortaklık yapmışız diyorum.

-Belli ki güçlü bir ortaklık yapınız var. Bu işinizi kolaylaştırıyor olmalı ki pek çok projede imzanızı görüyoruz. Biraz da bu projeleri anlatır mısınız?

-Dört ayrı blokta 96 daireden oluşan Esentepe Evleri, üç blok 64 daireden oluşan Oksijen Konutları ve Esenşehir Konutları adıyla iki blokta 80 daireden oluşan projelere imzamızı attık. Devam eden işlerimiz arasında dört blok 78 daireli Karşı Vadi Konutları’nı ve özel sektörde kentimizin en büyük toplu konut projesi olan 14 blokta 575 daireden oluşan Beyaz Şehir Konutları’nı sayabiliriz.

-Yarattığınız ekonomik değerin istihdamdaki karşılığı nedir?

-Ülke ekonomisinin genelinde inşaat sektörü başlı başına bir lokomotif ve istihdam kaynağı olduğu gibi yerel ekonomide de durum çok farklı değildir. Ordu’da yapmış olduğumuz proje ve imalatlara paralel oranda istihdam sağlamaktayız. İnşaat sektörünün yaşadığı pek çok soruna karşın kendi memleketimizde istihdam yaratmanın ve katma değer üretmenin gururunu yaşıyoruz.

-Yüksek ölçekte projelere imza atıyorsunuz ve istihdam sağlıyorsunuz. Ordu ekonomisi içindeki büyüklüğünüzün sayısal değeri nedir?

-Pek çok yıl Ordu'da vergi rekortmenleri sıralamasında ilk 20 işletme içinde yer aldık.

-Yabancıların ve özellikle Arapların yoğun taleplerinin olduğu bir bölgede iş yapıyorsunuz. Ürettiğiniz konutlarla ilgili hedef kitleniz kimlerdir?

-Şirket olarak Arap müşteri portföyüne daire satışımız olmamıştır. Sanılanın aksine bu durum Ordu’daki diğer firmalar için de geçerlidir. Hedef kitlemiz yaptığımız projenin lokasyonuna ve çevresel koşullara göre farklılık göstermektedir. İnşaat, adı üstünde taşınamaz bir yatırım olduğu için doğru yerde doğru hedef kitleye uygun projeler üretmek öncelikli amacımızdır.

-Konut üretimi dışında farklı sektörlerde yer alıyor musunuz?

-Yine yaptığımız işle ilintili olarak iç dizayn ve dekorasyon (yapı-market) iş kolunda yatırımlarımız var.

-Alanlar İnşaat’ın sektöründe ileriye yönelik hedeflerini öğrenebilir miyiz?

-İşlerimizi Ordu ile sınırlamak istemiyoruz elbette. Gerek il dışında gerekse yurtdışında hizmet vermek ve bugüne kadar olduğu gibi sıra dışı işlerin altına imza atmak istiyoruz. Bunun için gerekli alt yapı ve çalışmalarımız vardır.

-Sizce sektör nasıl bir süreçten geçiyor? Gelişmeleri nasıl yorumluyorsunuz?

-Maalesef ülke genelinde olduğu gibi ilimizde de inşaat sektöründe bir daralma söz konusudur. Bu olgu önce büyük şehirlerde başlamıştı. Domino etkisiyle Ordu’da da özellikle son bir yıldır sektördeki daralma kendini hissettirmektedir. Aslında bu durum sadece bizim sektörümüz için sorun teşkil etmez. İnşaat ve fındıktan başka belli başlı gelir kaynağı olmayan ilimiz için istihdam açısından büyük bir sorun olarak karşımıza çıkar.

-Hükümetin son süreçte piyasayı canlandırmak için attığı adımlar bir takım teşvikler var. Konuttaki kredi indirimi acaba size mi yaradı yoksa alıcılara mı? Bu bağlamda ayrıca konut fiyatlarını nasıl değerlendiriyorsunuz ve seçimden sonra fiyatlar nasıl değişecek?

-Konuttaki kredi indirimi adeta can suyu gibi alıcıya da biz satıcılara da yaramıştır. Kişisel fikrim odur ki; son bir yıldır yüzde 40 oranında artan inşaat maliyetlerini sektör üyeleri fiyatlara yeterince yansıtmamıştır. Seçimden sonra belirsizliğin kalkmasıyla birikimlerin tekrar yatırıma dönüşeceği ve konut fiyatlarının olması gerektiği yere geleceği kanaatindeyim.

-İnşaat sektörünün Karadeniz Bölgesi’ndeki performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Başarılı mıdır?

-Bölgenin ekonomik durumu ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulursa yapılan projelerin ihtiyacı karşıladığını düşünmekteyim. Esasında bu durum, arz-talep meselesidir. Ordu ilinde en çok aranan ve sorulan dairelerin ortalama fiyatları 200 bin ila 300 bin lira aralığında değişmektedir. Müteahhit firmalar çok marjinal projeler üretmek istese de mevcut durum buna uygun değildir. Her şeye rağmen müteahhitlerin proje ve kalite konusunda özellikle son beş yıldan beri birbirleri ile yarıştıklarını düşünüyorum. Bu durum, asgari koşullarda kaliteyi yüksek tutma çabasıdır. Özetle, Karadeniz’de inşaat sektörünün başarılı olduğunu düşünüyorum.

-Sizce sektörün sorunları nelerdir ?

-Aslında sektörün sorunları başlı başına bir sohbet konusudur. Maalesef, sayılamayacak kadar fazla sorunumuz var. Arsa fiyatları ve maliyet artışları, nitelikli eleman, iş güvenliği bilincine kadar o kadar çok sorun var ki. Diğer yandan neredeyse parası olan herkesin taahhüt işi yapıyor olmasıyla üretilen konutun yeterince kaliteli, projesine uygun yapılıp yapılmaması ayrı tartışma konusudur. Sektörle uzaktan yakından alakası olmayan insanların sadece ticari kazanç güderek yapmış oldukları inşaatların yeterince kaliteli olamayacağı aşikardır. Zira inşaat sektörünün olmazsa olmazı tecrübe ve uzmanlıktır.

-Ordu ekonomisini ve sosyal hayatını nasıl buluyorsunuz ?

-Sohbetin başında da bahsettiğim gibi Ordu ekonomisinin sadece fındığa ve inşaata bağlı olmaması gerekir. Eğer inşaat sektöründe daralma ve fındıkta azalma olursa insanların evine ekmek götürebilecekleri alternatif iş ve çalışma sahaları olmalıdır. Bunun olmazsa olmazı kesinlikle üretmektir.

-Karadeniz Bölgesi’nde özellikle sahil kentleri olarak baktığımızda Ordu ve Giresun'un ortak projeleri neler olabilir? Ortak kullanılan bir havalimanı var, her iki ilde üniversite var.

-Yayla turizmi mutlaka geliştirilmeli. Ancak bununla birlikte insanlara konforlu ve güvenli bir şekilde yaylalara ulaşabilecekleri yolların ivedilikle yapılması, yapımı başlayıp durdurulan yayla yollarının bir an önce bitirilmesi en önemli husustur. Örneğin, Çambaşı Yaylası yolunun yarıda bırakılması buna bir örnektir. Yetkililerin gerekli koşulları yerine getirip yolların bitirilmesi gerek bölge halkı gerek yayla turizmi açısından önemli bir konudur.

-Teşekkürler.. 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar