Çiftçi buğdayı terkediyor

Osmanlı Un YKB Kazancı, “Çiftçimizin yüzde 35’i buğday ekmeyi bırakıp mısır, arpa, çeltik veya fındık ekimine yöneldi. Dolayısıyla aradığı malı bulamayan sanayicide ihracata yöneldi. Fakat dışarıdan buğday aldığımızda yüzde 45 vergi vermek zorundayız. Eğer biz de TMO gibi sadece iki aylığına sıfır gümrükle mal getirebilirsek şu an 110 lira olan un çuvalının fiyatı 90 liraya düşer.”

info@karadenizekonomi.com / 26.01.2020

Çiftçi buğdayı terkediyor

Un sektörü çözüm bekliyor

40 yılı aşkın deneyimi ile un sektörünün öncü kuruluşları arasında yer alan Osmanlı Un Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Hikmet Kazancı, sektörde son zamanlarda yaşanan gelişmeleri Karadeniz Ekonomi Gazetesi’ne değerlendirdi. Başarılı sanayici, ekonominin genel kurallarının yansıması olarak dövizde zamansız kur artışlarından fazlasıyla etkilendiklerinin altını çizerek başladığı açıklamalarında “savaşta ve barışta en stratejik tüketim maddesi olan ekmeğin dolayısıyla unun ve buğdayın, alınan yanlış kararlar sonucu daha çok olumsuzluklarla anıldığını” belirtti ve çözüm önerilerini sıraladı.

20 yılda 75 un fabrikası zarar etti

“Sektörel değerlendirmelere bakıldığında çiftçimizin yüzde 35’i buğday ekmeyi bıraktı ve yerine mısır, arpa, çeltik veya fındık ekiyor” uyarısında bulunan Kazancı, “paniğe gerek yok elbette ama üretemiyorsak ithalata izin verin ya da stokları açın değerlendirmesi yaparken ekonominin genel kurallarına dikkat çekti. Kazancı, “stokların yetersiz olması piyasalarda dalgalanmaya neden oluyor. Bu sorun piyasaya fazla mal çözülür fazla mal getirmek elinizde bunu yapın. Kural çok basit. 5 bin ton talebi olana bin ton mal vererek çözülmez. Arz fazlaysa fiyat düşer talep fazlaysa fiyat yükselir. Dolayısıyla sanayici ülke içinde aradığı malı bulamıyorsa ne yapacak?” diye sorarken çözümü ithalatta gördüğünün altını çizdi. Başarılı sanayici, Samsun Toprak Mahsulleri Ofisi(TMO) depolarında buğday yok. Köylü kış koşullarında buğday getiremediğine göre TMO’nun piyasayı regüle etmesi gerekir. Şubat 15’e kadar beklemek zorundayız ki sanayici ürünü işleyip un yapsın. Ocak ayı için buğday yok. İhale açmışlar mal gelecek ama o mal piyasaya gelene kadar ne olacak? Ayrıca aşırı rekabetçi bir sektörüz. Bu bölgede son 20 yılda 75 un fabrikası zarar ettiği için kapandı bunu da göz ardı etmemek gerekiyor” ifadelerini kullandığı açıklamalarında kısa-orta ve uzun vadede çözüm önerilerini şöyle anlattı: “Biz sanayiciler dışarıdan buğday alınca yüzde 45 vergi veriyoruz. Ama TMO sıfır gümrükle mal getirebiliyor. Onlar bu haklarını istedikleri zaman kullanıyor. Ama zamanında yapmayıp ya eksik ya da az yaptılar ve önünü göremediler. İthalatı iki aylığına gümrükleri sıfırlayarak serbest bıraksınlar ithalatı biz yapalım. İşte o zaman şu anda 110 lira olan un çuvalının fiyatı 90 liraya düşer. Tek bir karara bakar ki o zaman ekmek fiyatları da un fiyatları da ucuzlar.”

Kar garantili ekim yapılmalı

Orta vadede TMO’nun piyasaya bol mal vermesini uzun vadede ise ekilmeyen arazilerin çiftçinin elinden alınıp ekene verilmesini yurtdışından örneklerle açıklayan Kazancı,“Ukrayna ve Rusya’da kimse tarlasını satamıyor. Dolayısıyla yurtdışındaki çiftçi üretmek zorunda kalıyor” derken en çarpıcı tespiti de değerlendirmelerinin sonuna bırakmıştı. “En önemlisi bizim köylümüz tarlaya ürünü ekerken kaça satacağını bilmiyor. Oysa ekim ayında buğday ekildiğinde köylü fiyatı bilse ve fiyat da istediği gibi yüksek olsa köylü ekip para kazanacağını bilir. Ona göre ekip ekmeyeceğine karar verir. Çünkü Ukrayna’da Rusya’da ve Çin’de bu böyle yapılıyor. Çiftçi kar garantili ekim yaparak kazanıyor” dedi. REŞAT GÜNGÖR / KARADENİZ EKONOMİ

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar