Telefonlardan sonra otomobiller de fabrikada yenilenerek satılacak. Renault, Bursa'daki fabrikasında yenilediği otomobilleri gelecek yıldan itibaren 2 yıl kadar garantiyle müşteriye sunacak.

Renault Otomobil Genel Koordinatörü Barış Özgür Çelebi, uygulamanın ikinci el araç satışlarında fiyatları çok fazla etkileyeceğini düşünmediğini dile getirerek, “Normalde burada Renault'un yapmış olduğu, piyasada ikinci el araçları alarak onların gerekli boya, kaporta, motor, mekanik, şanzıman gibi bakımlarını yaparak piyasaya iki yıla kadar garantili biçimde sunacak. Garantili otomobil almak isteyenler burayı tercih edecekler. Normal piyasada otomobil almak isteyenler de yenilenmemiş alacaktır. Çok etkileyeceğini düşünmüyorum açıkçası” dedi.

TEŞVİK GEREKLİ

Çelebi, Türkiye’deki ikinci el otomobil piyasası ile ilgili değerlendirmelerde bulunarak, “Tabi, Türkiye'de bir Avrupa gibi değil. Yani bir araç on yıldan sonra iptal olmuyor veya tedavülden kaldırılmıyor. Hala 1960-70 model araçları görüyoruz. Bizim kuş serisi dediğimiz araçlar hala piyasada kullanılıyor. Daha önceden bu araçları yenilemek için ÖTV ya da hurda indirimi vardı. Hurda indirimin tekrar geri getirilmesi lazım bence. En azından on yaşındaki, yirmi yaşındaki veya otuz yaşındaki araçların kaldırılması ve buna uygun da o araçların değerlerini kaybetmeyecek şekilde devletin bir hurda teşvik çıkarması ve bu araçları hurda belgeleriyle piyasadan toplanarak imha edilmesi ve yenilenmesi gerekiyor. Bu durum, insan sağlığı ve trafikteki durum açısından çok önemli. Maalesef eski model araçlarda güvenlik sistemleri yok.  Hava yastığından tutun, ABS’sine, sac kalınlığını veya traverslerine kadar güvenlik sistemlerinin, şerit takip sisteminin ya da herhangi bir güvenlik unsurunun zayıflığı zaten biliniyor. Bu nedenle on beş yaşın, yirmi yaşın üzerindeki tüm araçların hurda teşviki çıkartılarak yenilenmesini doğru buluyorum” diye konuştu.

ALT SINIF KAYBOLDU

Piyasadaki ikinci el araçların yaşlarının uygulama ile geri gelebileceğine dikkat çeken Çelebi, “sıfır otomobil almak istiyorsunuz ama sıfır otomobile ulaşamıyorsunuz. Ulaşamadığınız zaman da ikinci ele yönelmek durumundasınız. Şu anda piyasada bizim yüz, iki yüz bin bandındaki otomobiller bu serideki otomobiller. Yani bu otomobillerin de hala talep görme sebeplerinden birisi de vatandaşın sıfır araca ulaşamaması. Bizim alt, orta ve üst dediğimiz sınıflar vardı. Şimdi altı sınıf kayboldu. Artık orta ve üst var. Dolayısıyla o gruptaki insanların otomobillerini yenilemesi için ya bir hurda teşviki çıkması lazım ya da ÖTV'de bir düzenleme gelmesi gerekiyor. Şahsen ben, 2023 yılında bir ayarlama olacağını düşünüyorum. Bunun peşine bir de hurda teşviki çıkartılırsa, yirmi yaş üzerindeki araçların değişimi sağlanabilir diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

FİYATLAR GERİ GELMEZ

Çelebi, şu ifadelere yer verdi: “Otomobil piyasası, pandeminin başlamasıyla beraber büyük sıkıntılar çekiyor. Tedarik sıkıntısı, çip ve alüminyum sorunu, yan sanayideki sorunları ilave ettiğimizde otomobilde şu anda sıfırda tedarikte hala bir sorun devam ediyor. maalesef tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kriz var. Açıkçası hiçbir şeyin fiyatının geri geleceğini düşünmüyorum. Belki biraz iyileştirmeler olacaktır. Belki vergi ayarlamaları yapılacaktır. Halkın, en azından orta kesimin alabileceği bir otomobil fiyatlandırması yapılacaktır ama açık ve net yüreklilikle söylüyorum bu saatten sonra ne ikinci elde ne sıfırda otomobil fiyatlarının geri geleceğini düşeceğini düşünmüyorum.”

MALİYETLER ÇOK YÜKSEK
Yüksel Otomotiv İşletme Sahibi Murat Yüksel ise araç bakım maliyetlerinin çok yükseldiğini belirterek, “Yenileme olayı şöyle; bir kere ilk etapta maliyet hesabının yapılması lazım. Araçlardaki maliyet oranları çok yüksek. Bakım maliyetleri çok yüksek. Bunu fabrikalar nasıl tolere edecekler? Çünkü biz de bu işi yapıyoruz. Biz de yenileme işi yapıyoruz. Lastiği, aküsü, motoru. Bunların da maliyetlerini üzerine koyduğumuz zaman yenilerinin fiyatını geçiyor. Bir de tek markanın bunu bu şekilde yapması bir rekabet ortamı yaratacak. Türkiye şartlarında on yıllık bir araç trafiği var. Belki bu durum yenilenmiş araçlarla beraber yirmi yıla çıkacak. Yenilikten uzak kalacağız. Yeni araçlar gelecek adam diyecek ki, benim aracım bakımlı, temiz, bu işimi görüyor diyecek. Belki ülke olarak uçan arabaya sahip olacağız. Ama benim uçan arabaya ihtiyacım yok diyecek. Bir otomobil fabrikası, şu anki maliyetlerle bu işin içine giriyorsa, bu işin altından çıkabileceğini zannetmiyorum. Çıkamayacak da öyle görünüyor. Ama beklemeden, görmeden de bir şey diyemeyeceğiz” dedi.

PİYASA KARIŞACAK GİBİ

Uygulamanın pratikte nasıl sonuçlar vereceğini yaşayarak tecrübe edeceklerine dikkat çeken Yüksel, “Her yenilemede bu yaş devamlı ileri gidecek. Zamanında devlet bir politika uygulamıştı. Eski araçları trafikten çekmişti. Şimdi bu uygulamayla tam tersi olacak. Aynı o eski araçlar yenilenmiş olacak. Ama eskiyen sadece aracın motoru değil, şanzımanı değil, kaportası değil. Aracın bütün hidrolik sistemlerinin, fren sistemlerinin yenilenmesi gerekecek. Hani bunun içinde bir altyapı var mı yok mu? Bu uygulamayla ilgili netleşmiş bir şey yok. Bence biraz piyasayı karıştıracaklar gibi geliyor” diye konuştu.

ARADAKİ MAKAS ÖNEMLİ

Vatandaşın uygulamaya olası yaklaşımını da değerlendiren Yüksel, şu ifadelere yer verdi: “Maliyetle alakalı bir durum. Örneğin, yedi yüz bin lira bir araç aldın. Aracı kullandın, değeri beş yüz bin liraya düştü. O dönemde bu aracın sıfırı yedi yüz bin lira. Yenilemeye girdi araç. Beş yüz bin liralık bir araç zaten en kötü ihtimalle yüz-yüz elli bin lira yenilemeye gidecek o da maliyete yansıyacak. Sen şimdi tercih olarak sıfır mı alırsın, ikinci el mi alırsın? Onun muhasebesini alıcı yapacak. Yenilenmiş araç ile yenilenmemiş 2. el arasındaki makas önemli burada. Bununla alakalı şu an için net bir şey konuşulmaz.”

Vatandaşlar ise fabrikadan yenilenmiş araçları alabileceğini dile getirerek, araçların garanti kapsamında olacağı için daha sağlıklı olduğunu ve problemli ikinci el araç almaktansa bu uygulamayı tercih edebileceklerini dile getirdiler.