Ve fakat.

Rahmetli Süleyman Demirel'in siyasette 24 saatin çok uzun bir süre olduğunu söylediği gibi iki günlük sürede gündemde ne gibi değişiklik olur onu da kestirmek zor.

Bak bir hafta içine neler oldu.

İki aya yakın sürdürdüğü kampanyası süresinde iktidara muhalif bir aday olarak izlediğimiz Cumhurbaşkanı adaylarından Sinan Oğan, iki gün içinde eksen değiştirerek birden bire iktidar destekçisi oluverdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a desteğini açıkladığı basın toplantısında, ilk turda kendisine oy veren 3 milyona yakın seçmenin oylarını da istedi.

''Erdoğan'a oy verin'' dedi yani.

Bunun üzerine Oğan'ı aday gösteren Ata İttifakı'nın bileşenlerinden Zafer Partisi'nin lideri Ümit Özdağ ise, önceki gün adaylarından Kemal Kılıçdaroğlu'na oy vereceklerini açıkladı.

Özdağ, açıklamasından sonra yayınladığı sosyal medya mesajında da taraftarlarını Kılıçdaroğlu'na oy vermeye çağırırken ''Vatanını seven sandığa gelsin'' ifadelerini kulandı.

Bu slogan'ın Kılıçdaroğlu'na ait olduğu biliniyor elbette ama Özdağ da mesajını bu sloganla bitirmiş oldu.

Türkiye'de özellikle siyasetin gündemi çok çabuk değişiyor.

Kaset kumpasları da gündeme damga vuruyor.

Türkiye aslında ilk defa ikinci tura kalmış bir seçimi deneyimliyor.

Seçimin ikinci turunda nasıl bir sonuç alınacağını da kimse tam olarak kestiremiyor.

İlk tur sonucuna bakılacak olursa, ikinci tura Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan avantajlı çıkıyor denilebilir ama sandığa gitmeyen 8,5 milyon dolayında seçmenin yanı sıra, geçersiz sayılan 1 milyon dolayında oy da var biliyorsunuz.

Ki;

Geçersiz oyların büyük bölümünün de protesto sonucu geçersiz sayılması için bilinçli atıldığına inanılıyor.

Bütün bunların yanı sıra, 3 milyon dolayında Oğan ve İnce'ye verilmiş oy da var biliyorsunuz.

İlk turda sandığa gitmeyen seçmeni adaylardan hangisi kendi lehine oy kullanması için ikinci turda sandığa gitmeye ikna ederse, avantajı eline alacağı da biliniyor.

Bunun yan sıra, iki adayın da Oğan'ı kendi lehlerine açıklama yapmaya çağırmaları da bundan ötürüdür.

Bu yeni durumu bir futbol maçı gibi düşünecek olursa, maçın ilk yarsını Erdoğan 1-0 önde tamamlamış gibi ama maçın kimin kazanacağı henüz belli değil aslında.

Maç, ikinci yarıda küskünleri sandığa taşıması halinde Kılıçdaroğlu'nun atacağı gollerle 2-1 de bitebilir pekala.

Ama Erdoğan'ın maçı 3-0 gibi net bir skorla tamamlaması da mümkün elbette.

Demem o ki;
Küskünlerin ve Oğan'a verilmiş oyları kendi lehine çeviren seçimi de kazanacaktır.

Bu kadar basit aslında.