Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı konuşmada fındık üreticilerini yakından ilgilendiren kahverengi kokarca sorununa değindi. Şanlıtürk, 4 Ekim Cumartesi günü mevsim normallerinin oldukça üzerinde seyreden sıcaklıkların etkisiyle Trabzon’dan Kocaeli’ye kadar uzanan Karadeniz hattında yoğun bir kahverengi kokarca istilası yaşandığını belirterek, bu istilayı sadece bir haşere problemi olarak görmediklerini, üreticinin emeğine, alın terine ve bereketine yönelmiş büyük bir tehdit olarak değerlendirdiklerini vurguladı.

“2025 yılında fındık ürünümüz büyük ölçüde korunmuştur”

Şanlıtürk, bu yıl üreticilerin daha şanslı olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

“Allah’a hamdolsun ki; 2025 yılında yapılan yoğun kışlak ilaçlamaları ve yaz mevsiminin geç gelmesi sayesinde bu yıl fındık ürünümüz büyük ölçüde korunmuştur. 2025 ürünü fındıkta çok sınırlı bir zarar görülmüş, üreticimiz derin bir nefes almıştır. Ancak biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak her zaman söylüyoruz: Tedbiri elden bırakmak, geleceği riske atmaktır.”

Kışlak ilaçlamaları ve biyoteknik yöntem çağrısı

MHP’li Şanlıtürk, bu yıl da kış döneminde kışlak ilaçlamalarının aynı hassasiyetle devam etmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca biyoteknik yöntemlerin önemine değinerek, “Feromon kokuyla cezbet-yok et” gibi uygulamaların yaygınlaştırılması gerektiğini söyledi. Şanlıtürk, bunun sadece bir zararlı ile mücadele değil, aynı zamanda milli bir tarım güvenliği meselesi olduğunun altını çizdi.

“Fındığın korunması milli ekonomimiz için hayati önemdedir”

Şanlıtürk, Ordu ve Karadeniz için fındığın önemine dikkat çekerek, “Ordu’muzun ve Karadeniz’imizin can damarı olan fındığın korunması; üreticimizin refahı, ülkemizin ihracatı ve milli ekonomimizin dirliği açısından hayati önemdedir” dedi. Tarım il ve ilçe müdürlükleri, ziraat odaları, belediyeler, muhtarlar ve üreticilerin el birliğiyle hareket etmesi halinde bu mücadelenin başarıyla sonuçlanacağına inandığını dile getiren Şanlıtürk, Tarım ve Orman Bakanlığı’nı da daha etkin, planlı ve kalıcı adımlar atmaya davet etti.

“Fındığı korumak hepimizin görevidir”

Konuşmasını şu sözlerle tamamladı:

“Bizim davamız; toprağıyla, alın teriyle, üreticisiyle var olan bir Türkiye’dir. Fındık, bu aziz milletin sofrasındaki bereketin, Karadeniz insanının sabrının ve emeğinin sembolüdür. Bu bereketi korumak hepimizin görevidir.”