Devreden KDV mükellefin devletten alacağıdır mutlaka iade edilmelidir

Pandemi, maliyet artışları, yüksek döviz kuru ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle zor dönem geçiren iş dünyası KDV iadesi bekliyor. KDV’nin uygulandığı tüm ülkelerde ‘devreden KDV’ bir süre sonra mükellefe iade ediliyor. Ancak Türkiye’de iade yapılmadığından KDV işletmeler üzerinde yük olmayı sürdürüyor.

info@karadenizekonomi.com / 9.08.2020

Devreden KDV mükellefin devletten alacağıdır mutlaka iade edilmelidir

Yaklaşık üç yıl önce Naci Ağbal’ın Maliye Bakanı olduğu dönemde KDV iadelerinin düzenlenmesi için bir çalışma yapılmıştı. Hatta Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan da geçmişti. Ama ne olduysa TBMM’de Genel Kurul aşamasında tıkandı. O zamanlar 110 milyar lira olan KDV iadelerinin bugünkü rakamsal değeri 165 milyar liraya ulaştı. Kaba bir hesaplamayla mükellef bir ay içinde 100 liralık satış yaptığı takdirde bunun KDV tutarı 18 liradır. Aynı mükellef aynı zaman diliminde 150 liralık da alış yaptıysa bunun KDV’si 27 lira yapar. Yani arada 9 liralık bir iade farkı çıkar. Bahse konu iade budur. İşte tam da bu noktada özellikle son iki yıldır biriken KDV iadelerinin mükellefe yansıtılmadığını gözlemlenmektedir. Ticari faaliyetlerde bulunan işletmelerin pek çoğunu kapsayan bir konu olan KDV iadesi, işlevselliği açısından yararlanan kişi ya da işletmelere önemli oranda fayda sağlayan bir mali kaynaktır. KDV iadesi için, vergiye tâbi olan mükelleflere devletin sunduğu bir teşvik ya da istisnai durum tanımlaması da yapılabilir. İçinde barındırdığı mahsup ve indirim mekanizması, satış yapılan son tüketicinin dışında yer alanların üzerinde verginin kalmamasını amaçlar. Dolayısıyla, üretici-dağıtıcı zinciri içinde yer alanlar, tahsil ettiği vergiden ödediği vergiyi düşerek üzerinde vergi kalmamasını sağlar. Bu şekilde, vergi yükünün son tüketicinin üzerinde kalması sağlanır.

Emre Kartaloğlu: TÜRMOB Başkanı

Yapılacak düzenleme can simidi olur

Bu konuda görüşlerine başvurduğumuz ilk isim TÜRMOB Başkanı Emre Kartaloğlu oldu. Sonraki döneme devreden KDV tutarı ile ekonomik konjonktür arasında yakın bir ilişki olduğunu söyleyen Kartaloğlu, “özellikle durgunluk dönemlerinde girdi ve çıktıların vergi oranları aynı dahi olsa stoklar arttığı için sonraki döneme devreden KDV tutarında artış meydana geliyor. Son dönemlerde küresel salgın dolayısıyla piyasada yaşanan durgunluk, işletmelerin sonraki döneme devreden KDV tutarlarında artışa neden oldu. Ancak bu KDV’ler firmalara günümüz koşullarda iade edilmiyor. Oysa AB’de uygulanan modelde veya ABD ve Kanada’da devreden KDV mükellefe iade edilir. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca bu konuda yapılacak bir düzenleme mükelleflere can simidi olur.

 

 

Murat Şimşek: Ordu OSB Başkan Vekili

Hükümetin önemli bir gelir kalemi

 “Mükelleflerin KDV’sinin alacağı olan firmalara iade edilmesi ekonomiyi canlandırır ama bahse konu rakam inanılmaz yüksek bir rakam. Baktığımızda 165 milyar lira çok büyük bir para. Belki de içinden geçtiğimiz dönem için hükümet adına önemli bir gelir kalemi ve iade etmekte zorlanılacağı için iadeler yapılamıyor. Oysa piyasalara dolayısıyla ekonomi ciddi anlamda can suyu olur.”

 

 

İsmail Akçay: Gümüşhane TSO Başkanı

Çözüm için uzun zamandır bekleniyor

“Bu sorunun çözümüne ilişkin Gümüşhane’deki mükelleflerimiz de çok uzun zamandır bekliyorlar. Özellikle ekonominin bu denli sıkışık olduğu bir dönemde KDV’lerin ödenmesi iş dünyasını memnun edecektir, ekonomiye de nefes aldıracaktır. Bildiğim kadarıyla son iki yıldır KDV iadelerini alamayan işletmelerimiz var.” REŞAT GÜNGÖR/KARADENİZ EKONOMİ

 

 

 

 

 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar