Depremin faturası 1.3 trilyon TL

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ekonomiye etkileri kendini hissettirmeye başlarken, iktisatçı Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, deprem felaketinin insani boyutunun çok daha önemli olduğunu belirti

info@karadenizekonomi.com / 25.02.2023

Depremin faturası 1.3 trilyon TL

Kahramanmaraş ve Elbistan depremlerinin ekonomiye etkileri yavaş yavaş belirmeye başladı. Altınbaş Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, deprem felaketinin insani boyutuna değindi. Hayatta kalanların daha güvenli ve huzurlu bir yaşam sürebilmesi için maddi zararların bir bilançosunu çıkarmak gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Kozanoğlu, yeniden imar planının maliyetini hesaplamak gerektiğinin de belirtti. Merkez Bankası’nın son anketine atıfta bulunarak, 21 TL ortalama kur tahmini çerçevesinde 210 milyar TL’lik ek bir bütçe açığı beklendiğini ifade eden Kozanoğlu, “2023 bütçe açığı hedefi 660 milyar TL idi. Böylelikle 900 milyar TL’yi zorlayan bir bütçe açığı gerçekleşebilir. Bunun için de ek bütçe gerekir” dedi.

“POLİTİKA FAİZİNİN %8,5’A DÜŞMESİ, İÇ FİNANSMANI OLUMSUZ ETKİLER”
     Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu’na göre, inşaat maliyetlerinin %30’u ithalata dayalı. Bu, 9 milyar dolarlık ek bir cari açık ortaya çıkmasına neden olur.  Merkez Bankası rezervlerini fazla zorlamaması için dış finansman gerekir. Kozanoğlu, bütçe açığının iç finansmanı için ise, “Düşürülmesi piyasanın borçlanma talebine olumlu yanıt verme olasılığını iyice düşürür. Kamu borçlanma kağıtlarına, BDDK düzenlemeleri nedeniyle mecburi alımda bulunan bankalar dışında ilgi gösteren olmaz” değerlendirmesinde bulundu.
     6 Şubat depreminin baz senaryo çerçevesinde 50 milyar dolar gibi bir maliyeti çıkacağını tahmin eden Prof.Dr. Kozanoğlu, “Hesaplamaya bu 9 milyar dolar ek cari açığı katmıyoruz. Çünkü bu rakamın büyük kısmı zaten bütçe açığına yansıyor. Kötümser senaryoyla toplam faturanın 70 milyar dolara (bu günkü kurla çarpıldığında 1.330 trilyon  TL) kadar yükselme olasılığı bulunuyor” diye konuştu.

“DEPREM, YAPILARLA BİRLİKTE FİZİKİ ALTYAPIYI DA YIKAN BİR FELAKET”

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, depremlerin, Covid-19 gibi salgınlardan çok daha yıkıcı bir etkiye sebep olduğuna değinerek, “Pandemi öncesinde doğal felaketlerin 1995-2020 arasında 1,5 milyon kişiyi öldürdüğü, 90 milyon kişiyi evsiz bıraktığı, 3,7 trilyon dolar fiziki zarara yol açtığı hesaplanıyordu. 2004 Hint Okyanusu tsunamisi, 2008’de Kuzey Hint Okyanusu’nda patlak veren Nergis Siklonu ve 2010 Haiti depremi en büyük doğal felaketler olarak kayda geçti. Ne yazık ki 6 Şubat Türkiye-Suriye depreminin de 50 binin üzerinde can kaybı ile bu sıralamaya gireceği anlaşılıyor” dedi.

“MARMARA DEPREMİ’NE GÖRE MADDİ FATURA DAHA SINIRLI KALACAK”
     Prof. Dr. Kozanoğlu, 2023 Pazarcık Depremi’nin 1999 Marmara Depremi’yle karşılaştırıldığında, ekonomik açıdan 156 bin binanın, 507 bin konutun yıkıldığı 2023 depreminin binaların yeniden imarı açısından daha büyük bir zarara yol açtığına dikkat çekti. Buna karşın Marmara Depremi’nin Türkiye’nin bir numaralı sanayi merkezinde meydana gelmesi, TÜPRAŞ, PETKİM gibi dev tesislerin üretime ara vermesi, başta Derince limanların zarar görmesi göz önüne alındığında 2023 depreminin maddi faturasının daha sınırlı kalacağını öngördü.

“BÜYÜMEYİ %1 AŞAĞI ÇEKEBİLİR”
     1999 Marmara Depreminin yaşandığı yıl ekonominin %3,3 daraldığını da hatırlatan Kozanoğlu, ancak o dönemde Asya ve Rusya krizlerinin olumsuz etkileri de şiddetle hissedildiğini kaydetti. Bugün o denli kötü bir dünya konjonktürü olmadığına işaret eden Kozanoğlu, IMF’in en son yayımlanan Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nda Türkiye’nin 2023 büyümesini %3 öngördüğünü ifade etti. Kozanoğlu, “Bu çerçevede, depremin Avrupa Yeniden İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) tahmini paralelinde büyümeyi yüzde 1 aşağı çekeceğini düşünebiliriz. Burada yeniden imar çabalarının kayıpların bir kısmını telafi edeceği düşünülüyor” açıklamasında bulundu.

“ÜRETİMİN AKSAMASINDAN KAYNAKLANAN MALİYET, GSYH’NIN %0,5’İ”
     Kozanoğlu, üretimin aksamasından kaynaklanan maliyetlerin ise, zararın 5 ilde yoğunlaştığı, buralarda ekonominin 4 çeyrekte normale döneceği, diğer 5 ilde ise bu sürenin 3 çeyrek olacağı varsayımından hareketle GSYH’nin yüzde 0,5’i tahmin edildiğini söyledi. Sanayi üretimindeki bir kısmın kaybın, kapasitenin başka fabrikalara kaydırılması ile, örneğin Kardemir’in, İskenderun Demir-Çelik’in açığını kapatmasıyla telafi edilebileceğini öngördü. Bu kalemde de 4,2 milyar dolarlık bir maliyet çıktığını vurguladı.

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar