18.08.2025

Ufuk Murat Uğur’un ‘’Sana Hasretim’’ başlıklı şiirinden Mehmet Teoman’ın bestelediği ve Ayşegül Aldinç’in seslendirdiği ‘’Sana bu mektubu bir hastane koğuşundan yazıyorum’’ diye başlayan şarkı bir zamanlar çok popülerdi.
Her hastaneye gelişimde bu şarkıya konu şiirin dizelerini mırıldanırım.
Tıpkı birkaç gündür Samsun Eğitim Araştırma Hastanesinin 5. katındaki Üroloji servisinde tedavi olan Babam için tuttuğum nöbet sırasındaki gibi.
Bu yazıyı da, o şiir ve şarkıdaki gibi bir hastane odasından yazıyorum ben de.
Nöbet sırasında gündemi de takip etmeye çalışıyorum haliyle.
Dün okuduğum haberlerden biri, MKE’nin tesislerinde savaş uçaklarımız için mühimmat üretileceğini öğrendiğimde ne kadar mutlu olduğumu anlatamam.
Keza, daha öne kesinleşen Baykar yatırımı için düğmeye basıldığına dair haberi okuduğumda hissettiğim mutluluk gibi.
Bugün yarın CHERY’nin gelişi de kesinleşirse değmeyin benim keyfime.
Samsun’a çakılan her çivi için, o çiviyi çakanlara ve buna vesile olanlara minnetimi her defasında dile getirdiğim bilinir.
Yeter ki temiz yatırım olsun.
Kirli yatırımlardan çok çektik zira.
Daha önceki yazılarımı okumuş olanlar, kirli yatırımların neden olduğu hastalıklara çok kurban vermiş bir ailenin ferdi olduğuma dair yakınmalarımı hatırlayacaklardır.
Babam da, iki halam ve amcamın yanı sıra iki kuzenimizi kurban verdiğimiz illetle boğuşuyor nicedir.
Ki;
Çevreyi kirletmesi nedeniyle yöre halkına yıllarca tazminat ödemeye mahkum olmuş Karadeniz Bakır İşletmelerinin temelimde kazma izleri bulunan babamın kanser illetine yakalanmasında baca gazlarının etkisi var mı bilmiyorum ama ailemden verdiğimiz kayıpların yanı sıra, köyümde çok sayıda kanser hastası olmasını da başka bir nedene bağlamakta zorlanıyorum açıkçası.
Baca gazlarının yanı sıra, diğer sebeplerle çevre kirliliğine neden olan yatırımları topraklarımızda istemiyoruz.
Buna hakkımız var sanırım.
MKE ve Baykar makine gibi yatırımlara bu nedenle seviniyoruz.
CHERY’nin de yakında geleceğine inanıyorum.
Umarım bu yatırımlar, çevre kirliliğine neden olabilecek önlemleri alırlar ve geçmişte yeterince kirletilmiş olan doğamıza bundan böyle bir zarar gelmez.
Samsun Büyükşehir Belediye Meclisinin Başkan Vekili Nihat Soğuk’un, Eti Bakır’ın genişletmeyi düşündüğü fabrikasının sahilindeki dolgu alanında yaptırmayı planladığı asit depolama tesislerine karşı çıkarken, kanser vakalarını örnekleyen muhalefet üyelerine cevap verirken ‘’Her canlı ölümü tadacaktır’’ gibi akla ziyan yaklaşımları bir daha işitmemek için topraklarımıza kirli yatırım gelmesin.
Bunu istemek hakkımızdır.
Bunun içindir ki;
Baykar ve MKE ile CHERY gibi yatırımlara sevinmemizin nedeni, temi yatırım olacağına dair beklentimiz nedeniyledir.
Büyüyen ve büyürken sıkıntıları da büyüyen bir şehrin hemşerileriyiz.
Gençlerimize iyi bir gelecek sağlamak görevimizdir.
Dürüm-Döner ekonomisiyle gençlerimizi besleyemeyiz.
Geleceğe hazırlayamayız hiç birini.
Bayrak ve MKE yatırımlarına sevinirken, ‘’CHERY yatırımı neden gecikiyor’’ diye sormamızın asıl nedeni de budur zaten.