Fındık, tarım ürünleri arasında ülkemize en fazla döviz girdisi sağlayan tek tarım ürünüdür. Fındıkta haksız rekabetin ortadan kalkması Türkiye’nin fındıktaki kazanımlarını koruması adına yapısal bozuklukların düzeltilmesi, kendi ülkesinin üreticisini, sanayicisini, ihracatçısını koruyacak yasal adımların mutlaka atılması gerekiyor. Tabi ki ülke olarak yabancı sermayeyi ülkemizde istiyor, serbest piyasa ekonomisini destekliyoruz. Ancak bunu yaparken kendi ülkemizin üreticisini, yerel sanayicisini koruyacak yasal adımları ülke olarak mutlaka atmak zorundayız. Fındıkta yıllardır konuştuğumuz lisanslı depolar fındığın dikildiği her yerde hayata geçirilmesi gerekiyor. Türkiye fındık dikim sahalarında verimi ve kaliteyi artırmalı ve maliyetleri düşürmek için makinalı tarıma geçmeli. Gerekiyorsa ülkemizin kazanımlarını koruyarak fındık sahalarının ülkemiz üreticisinde kalacak şekilde ülke menfaatleri doğrultusunda sözleşmeli tarıma geçmeliyiz. Zaten kendini yenilemeyen değişmeyen ve değişime ayak uydurmayan herkes oyunun dışında kalacaktır.

Yeni sezon yaklaştı, ülkemizde enflasyon ve dövizin geldiği noktayı düşünürsek fındıkta iyi bir fiyat üreticimizi bekliyor. Tabi ülkeye 3 milyar dolar getiren fındığın finansmanı çok büyük önem arz etmektedir. Fındık sektöründe yerel sanayicimizin ve ihracatçımızın finansman sıkıntısının çözülmesi gerekiyor. Fındığın ihracattan ülkemize kazandırdığı döviz miktarının 5-10 milyar dolarlara çıkmasını istiyorsak yerel sanayicimizin ihracatçının finansman sıkıntısı için Eximbank’ın verdiği limitleri artırarak uygun maliyetlerde ucuz kredileri devreye girmesi global firmalarla rekabet açısından büyük önem arz etmektedir. Türkiye’nin fındığının ihracatının %60’nı 3 yabancı firmanın yaptığı gerçeğini görerek kendi ihracatçımızı güçlü kılmalıyız. Yabancı firmaların Türk fındık sanayicisinin mal sattığı pazarlara girmesine kabuklu fındık ticaretine girmesine dün de bugün de yerel sanayicimizi korumak adına karşı çıkmaya ve bu haksız rekabetin devletin yasalarıyla korunacak şekle gelene kadar gündemde tutmaya devam edeceğiz.

Fındık sanayicimize ve ihracatçımıza uygun maliyetlerde limiti yüksek krediler sunabilirsek fındıktan katma değerli ürünlerin yatırımı artacak. Ülkemize 3 milyar döviz yerine 5-10 milyar dolar döviz girmesi hayal olmaktan çıkacaktır. Türkiye’nin dünya fındık üretiminin yüzde 70’ine yakın bir hacmine sahip dünya fındık ihracatının da yine yüzde 70 ila 75’ini Türkiye elinde bulunduruyor. Elimizde böyle bir ürünümüz var ve dünyada tartışmasız birinciyiz.

İhracatçının finansman sıkıntısı için Eximbank’ın devreye girmesi başka kaynakların da Türk fındık sanayicisine, ihracatçısına sunulmasını büyük önem arz etmektedir. Ülkeye 3 milyar dolar döviz getiren fındığı hiç kimsenin kendi sermayesiyle finansa etmesi mümkün değildir. Fındıkta finansman sıkıntısı mutlaka devlet eliyle çözülmeli ve ülke ihracatçımız korunmalıdır. “Fındığı özel bir statüde ele alıp, fındık ihracatını daha fazla desteklemek gerekir. Fındık ihracatçımızın finansmana erişimini kolaylaştırırsak, piyasadaki sıkıntı kısmen giderilir.

HAFTANIN SÖZÜ

Güzel şeyler, inandığında.

Daha güzel şeyler, sabrettiğinde

En güzel şeyler, hiç vazgeçmediğinde gelir.