27.07.2016

Toplumsal uzlaşma

15 Temmuz’da Demokrasinin kazanması Türk milletinin dosta düşmana büyük bir ders vermesinden sonra daha fazla güçlenen Türk demokrasisi şimdi bu moralle hızla normalleşmeye devam ediyor. Ülke olarak Ordu şehrinin dinamikleri olarak daha fazla üretmeliyiz. Artık zaman daha fazla üretmek ve güçlü olmak zamanıdır. Bütün ekonomistlerin ortak görüşü Türkiye bu süreçten çok daha güçlü çıkacağı yönündedir. Daha öncede ekonomistlerin ortak görüşü Türkiye ekonomisi bu süreçten güçlenerek çıkacak.

Finans piyasası sakinleşiyor. Finansal piyasanın arkasında bir de “reel piyasa” var. Reel piyasa demek, yatırım, üretim, istihdam demek.
Finansal piyasayı oluşturan döviz fiyatını, borsayı, faizi gün boyu izleme şansımız var. Reel piyasada olan biteni ise gecikmeli öğrenebiliyoruz.
Aslında iki piyasanın durumu birbirini etkiliyor. Reel piyasada işler kötüyse, finans piyasasında işlerin iyi olması imkânsız.
15 Temmuz’da başarısız darbe girişiminden sonra piyasalar kapanmadı. Çökmedi. Ama dolar fiyatında beklenmedik bir artış, borsada da olağandışı bir gerileme oldu.
Bu hafta dolar fiyatı gerilemeye, borsa hareketlenmeye başladı.
83 binlerden 71 binlere gerileyen borsa endeksi dün 74.174’den kapandı. Dolar 2.89 TL’den 3.09 TL’ye kadar yükselmişti. Dün akşam 3.03 TL’den satılıyordu.
Normale dönmeliyiz
Bunlar içeride finansal piyasanın başarısız darbe girişiminden büyük ölçüde etkilenmediğini, ilk tepkinin de yavaş yavaş ortadan kalkmakta olduğunun işareti.
Sevinilecek bir gelişme, kredi derecelendirme kuruluşlarının not kırma girişimlerine rağmen, finansal piyasanın sakinleşmeye devam etmesidir.
Bir başka önemli gelişme de halkın ve kurumların başarısız darbe girişimi sonu dövize hücum edecek yerde, döviz satmalarıdır. Tahminlere göre, halkımız ve kurumlar 15 Temmuz’dan sonra 6 milyar veya 7 milyar dolar satarak Türk Lirası’na dönmüş durumda.

Finans piyasalarının istikrara kavuşması önemli. Bunun arkasından reel piyasaların canlanması beklenir.
Hükümet tedbir alıyor
15 Temmuz öncesi reel piyasalarda yavaşlama vardı. Temmuz ayına ait ilk göstergeler bu yavaşlamayı işaret ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun yayımladığı temmuz ayı Tüketici Güven Endeksi, tüketici güveninde gerilemeyi işaret ediyor. Merkez Bankası’nın yayımladığı Kapasite Kullanım Oranları göstergesi de kapasite kullanımının hem geçen yılın aynı ayının, hem bir önceki ayın gerisinde olduğunu gösteriyor.
Hükümet, öncelikle 15 Temmuz başarısız darbe girişiminin ekonomi üzerinde etkilerini giderecek tedbirleri tartışmaya başladı. Merkez Bankası piyasayı rahatlatacak ekonomiyi güçlendirecek tedbirler açıklıyor.
Bundan sonra “ekonomide normale dönüş” önem taşıyor. Finansal piyasaların istikrara kavuşmasının ardından ekonominin canlanması önem taşıyor. Ekonominin canlanması, öncelikte iç talebin canlanmasına, bunun sonucu üretimin harekete geçmesine ve ihracat artışına bağlı. Bunlar nasıl olsa olacak da... Önemli olan, “normale dönüş”ün bir an önce gerçekleşmesi Toplumsal Uzlaşma birlik ve beraberliğimiz ülkemizi çok daha güçlü kılacak. 81 vilayette ekonomik çalışmaları hızlandırılması gerekiyor. Ordu siyaseti ve iş dünyası da ekonomiye ağırlık vermelidir. Her şey eskisinden daha güzel olacak.

Yazarın Diğer Yazıları

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar