Turizmciler ‘yeni arayışlar’ zirvesinde buluştu

Yeni Arayışlar Girişimi Platformu Derneği (YAPDER) bünyesinde çalışmalarını sürdüren Turizm Araştırma Geliştirme Platformu’nun (TU-AR) turizm sektörü ile ilgili çalışmaları hız kesmeden devam ediyor.

info@karadenizekonomi.com / 24.02.2022

Turizmciler ‘yeni arayışlar’ zirvesinde buluştu

Turizm Araştırma ve Geliştirme Platformu’nun (TU-AR) ve ÇEVDODER gibi çok sayıda sivil toplum örgütünün destek verdiği “Turizmde Yeni Arayışlar Zirvesi” – 2 / İnovatif Adımlar, Kadın Girişimciliği ve Markalaşma” zirvesi Gayrettepe’deki Dedeman İstanbul Hotel’de yoğun bir katılımla gerçekleşti. Zirvenin açılış konuşmasını Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, YAPDER Başkanı Celal Toprak, THEPROECO Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Demir ve Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Hilmi Güler yaptı. Zirvede Beyza Toksoy, Dilruba Özcan Hocaoğlu, Kenan Yavuz, Murat Cahit Cıngı, Sevda Yılgaz, Seda Güler, Ayça Bilgin Beslen, Nur Undey, Deniz Tüfekçi, Emine Çelik, Gaye Donay ve Ramazan Becer gibi önemli isimlerde söz aldı. Turizm sektörünün tüm bileşenlerinin bir araya geldiği zirvede turizmin geleceği tartışıldı, turizmde yeni arayışlar, kadın girişimciliği, dijitalleşme, inovatif adımlar ve markalaşma konuları detaylı bir şekilde masaya yatırıldı.

 

“Ülkenin refahının yükselmesi için çalışıyoruz”

Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren YAPDER Başkanı Celal Toprak, tüm konuklara hoş geldiniz derken şunları söyledi: “Turizm Araştırma Geliştirme Platformu olarak pandemi başladığından beri turizm sektöründe neler yapabiliriz, sorunlara çözüm nasıl bulabiliriz diye bir beyin fırtınası toplantısı gerçekleştirmiştik. İlk önerilerimizden biri hibrid turizm oldu. Önemli bir gelişme olarak da Antalya’da bir otelimiz hibrid turizmi başlattı, sonra dalga dalga yayıldı. Sonra online geziler başladı. Turizm sektörü ayakta durmak için çeşitli çalışmalara imza attı. Biz de elimizden geldiğince destek vermeye çalıştık. Ve vermeye de devam edeceğiz. Geçtiğimiz günlerde Düzce’de gerçekleştirilen kongrede de ilginç fikirler ortaya çıktı. TU-AR, Ekonomi Gazetecileri, Yeni Arayışlar Girişimi Platformu olarak bu fikirlerin toparlanması açısından çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ülkenin refahının yukarıya çıkması noktasında kendi işlerimizin yanı sıra yapılması gerekenlerin çalışması içerisindeyiz.”

 

“Turizm sektöründe alışkanlıklar değişkenlik gösterdi”

THEPROECO Yönetim Kurulu Başkanı Mesut Demir de bu zirvede olmaktan onur duyduğunu belirterek, şunları anlattı: “Theproeco markamız bizim kimliğimizi yansıtır niteliğindedir. Gün geçtikçe artan bilinçsiz tüketimleri azaltmak ve doğru ürünlerin kullanılmasını sağlamak için inovatif adımlar ile sürdürülebilir bir dünya oluşturmayı hedefliyoruz. Bu hedeflerimizi gerçekleştirmek için turizm, ekonomi ve pazarlama gibi kavramlarda da yeşil mutabakatın sağlanması bizler için büyük bir önem arz etmektedir. 2016 yılından bu yana Silivri’de faaliyet gösteren fabrikamızda en inovatif çevre dostu kağıt üretimi gerçekleştirdiğimiz için gurur duyuyoruz. Son dönemlerde Türkiye’de güçlü firmaların kağıt ped kullanımına geçmesi bize ivme kazandırmıştır. Tüketimin fazla olması nedeniyle çevre ve doğayı korumakla yükümlüyüz. Ürünlerimizde ise özel ormanlarda yetiştirilen ağaçlardan elde edilen hammadde kullanımını gerçekleştiriyoruz. Pandemi nedeniyle tek kullanımlık ürünlerin kullanılmasına teşvik etti. Özellikle turizm sektöründe bu alışkanlıklar değişkenlik gösterdi. Birçok çalıştığımız otelde çevreci yaklaşımlarıyla kendilerini yeniledi. Kullandıkları enerjiden tutunda bardak ve pipetlerine kadar tüm malzemelerin doğal olmasını gerekli sertifikasyonları gerekli hale getirdi. AB standartlarında yeşil sertifikamızın olması da firmamıza değer kattı. Yolumuza daha hızlı bir şekilde ilerlememize destek sağlamıştır. Son olarak şirket bünyemizde çalışan kadın işçilerimizin sektörde yer alan girişimci kadınların ve tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınları Günü’nü şimdiden kutlarım.”

 

“Düzce turizmine katkı sağlayacak adımlar atıyoruz”

Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü de yaptığı açılış konuşmasında “Turizmde Yeni Arayışlar Zirvesi” kapsamında düzenlenen oturumların tüm paydaşlar için hayırlı sonuçlar doğurmasını, derin bakış açıları ve yeni ufuklar kazandırmasını temenni ettiğini söyledi. Özlü, şunları söyledi: “Turizm benimde üzerinde hassasiyetle durduğum ve önemsediğim bir konu. Düzce’nin bir sıçrama yapmasını turizm gelirlerini büyütmesini turizm eliyle istihdamının artmasını özellikle sahip olduğu potansiyelin tam olarak harekete geçmesini çok istiyorum. Bunun için ekip arkadaşlarımla birlikte projeler üretmeye çalışıyorum. Bizim şelalelerimiz denizimiz, ormanlarımız var. Fındığımız aromatik bitkilerimiz var. Ankara ve İstanbul’un tam ortasında bulunan muhteşem bir lokasyona sahibiz. Dört mevsimi yaşayan bir kentimiz var. Roma medeniyetinin en önemli eserlerinden biri olan iki bin yıllık Konuralp antik kentimiz var. Bu antik kentimize büyük önem veriyoruz. Kazılar hızla devam ediyor. Bu önemli eseri gelecek sene Türk turizminin hizmetine sunmuş olacağız. Geçen ay TÜRSAB ile birlikte önemli bir projenin startını verdik. Düzce’de bulunan Koruköy Tabiat Parkı’ndaki 32 hektarlık alanı sürdürülebilir turizme kazandırıyoruz. Bu parkta günübirlik mesire, kamp ve yürüyüş alanları ve çeşitli aktivite merkezleriyle Düzce’nin turizm potansiyelinin gelişeceğine yürekten inanıyoruz. Yine geçen ay attığımız imzalarla Düzce’nin ilk beş yıldızlı otelini inşa etmek için yola çıktık. 300 milyon TL’lik bir yatırımla şehrimizin ilk beş yıldızlı otelini inşaatına başlıyoruz. 2024 yılında hizmete girecek otel şehrimizin ve bölgenin turizmine katkı sağlayacak.”

 

“Turizmde inovasyon tüm politikaların önünde olmalı”

Türkiye için turizm oldukça önemli ve hayati bir sektör olduğunu dile getiren Başkan Özlü, “Turizmin sadece bizim için değil tüm ülkeler içinde önemli olduğunu pandemi döneminde gördük. Şimdi ise içinden geçmekte olduğumuz ekonomik koşullarda bu yıl gelecek turizmden elde edilecek gelirin ülkemize ciddi katkılar sunmasını ekonomimize nefes aldırmasını bekliyoruz. Zirvede gerçekleşecek oturumlarda ülkemiz turizminin aldığı mesafe, eksilerimiz artılarımız avantajlarımız ve geleceğe ilişkin neler yapılması gerektiği gibi önemli konulara çok değerli uzmanlar değinecekler. Ben bu çerçevede özellikle turizmde inovasyon konusunu çok önemsediğimi paylaşmak isterim. Bilim sanayi ve teknoloji bakanlığım döneminde birbirini besleyen bilim, sanayi ve teknoloji politikalarının gelip dayandığı Ar-Ge, inovasyon ve tasarım olduğunu yaşayarak tecrübe ederek gördüm. Bu düğümü çözmemiz gerekiyor. Ar- Ge inovasyonun tüm politikalarımızın başına koymak zorundayız. Çünkü yaşadığımız çağda yeniliğin ve teknolojinin sonu yok. Bu sanayi de tarımda eğitimde de böyle. Artık sizinde dediğiniz gibi turizmde de böyle. Türk turizmin tüm basamakları, tüm kurumları ve insan kaynağı ile birlikte turizmde inovasyonun gerekliliğine inanması bu yönde adım atması gerektiğini düşünüyorum. Rekabet etmek ve sürdürülebilir kazanımlar için tüm politikalarımızın merkezine koymak zorundayız. 90’lı yıllardan ve bugünde turizmin tanıtımını yaparken bazı hatalar yapıldığını düşünüyorum. Ülkemizi sadece deniz, kum ve güneş üçlemesiyle tanıttık. Hatta bunlara yabancılar için ucuzluğu da dahil ettik. Türkiye son yıllarda bu kısır anlayışı terk etmeye başladı. Geniş bir yelpazede ülkemizi tanıtıyoruz. Tüm kentler turizm yarışına girmeye başladılar. Düzce’de mutfak Sanatları Merkezi’ni hayata geçirerek herkesin merakına sunduk. Aynı zamanda isteyen herkese uygulama eğitimleri de veriyoruz. Endüstri 5.0’ın tartışıldığı son yıllarda artık turizmde inovasyonunda tüm platformlarda konuşulmasının zamanının geldiğini düşünüyorum. Turizm alanındaki iş gücünü de mevsimlikten çıkartıp çok daha eğitimli teknoloji kullanabilen vizyonla donatmalıyız. Aynı zamanda girişimcilere de destekler vermeliyiz. Turizm sektörünün paydaşlarının turizm inovasyon merkezleri kurmaları için destek verelim” dedi. Özlü, konuşmasının sonunda bir sonraki zirveye ev sahipliği yapmaktan da mutluluk duyacağımızı belirtti.

 

“Dijital dünyada markalar hikayeleriyle konumlandırılmalı”

Açılış konuşmalarının ardından birinci oturuma geçildi. Turizmde Destinasyonun Markalaşmaya Katkısı adlı panelin moderatörlüğünü Beyza Toksoy yaparken, Randa Medya/Karma Türkiye Kurucu Ortağı Dilruba Özcan Hocaoğlu, Kenan Yavuz Etnografya Müzesi Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Yavuz ve Bentour İstanbul Destinasyon Yönetmeni, Turizm Marka ve Yönetim Danışmanı Sevda Yılgaz konuşmacı olarak katıldı.  Randa Medya/Karma Türkiye Kurucu Ortağı Dilruba Özcan Hocaoğlu, dünya ekonomisinin gözbebeğinin turizm olduğunu belirterek, “Gelişen teknolojiyle beraber yeni nesil medya araçları kullanılarak tanıtımların yapılması önem arz ediyor. Rekabette artık eskisi kadar kolay değil. Dijitalde markaları da hikayeleriyle konumlandırmak gerekiyor” dedi. Kenan Yavuz Etnografya Müzesi Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Yavuz da, “Türkiye’nin her noktası çok önemli ve çok değerli. Turizmin sadece Antalya gibi yerlere sıkışması çok kabul edilebilir bir şey değil. Aslında bir çok yeri öne çıkarmamız ve kendi özelliği ile uyumlu turizm destinasyonu haline getirmemiz gerek” dedi. Bentour İstanbul Destinasyon Yönetmeni, Turizm Marka ve Yönetim Danışmanı Sevda Yılgaz ise markalaşmanın anlamını özetlemek istediğini belirterek “kimlik algısı olduğunu ve biz bu algıya vizyon marka diyoruz” dedi. 

 

“Ordu turizmini 12 aya çıkardık”

İkinci oturumun açılış konuşmasını gerçekleştiren Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Hilmi Güler, “Sektörün çok kıymetli temsilcilerine, yıldızlar ordusuna hitap etmekten mutluluk duyuyorum” dedi. Güler, “Yeni arayışlar başlığını sadece turizm, teknoloji değil, tüm konular hakkında yeni arayışlar peşinde olmamız gerek diye düşünüyorum. Dünya değişiyor. Şartlar değişiyor, onu aşmak en büyük hedefimiz olmalı. Türkiye’nin turizm potansiyelini tartıştığımız bugün de gerçekten güzel şehrimiz güzel ülkemiz var. Yeni arayışlar noktasında Ordu’da üç ay olan turizm sezonunu 12 aya yaydık. Kar festivalleri de yapıyoruz. Aynı zamanda yine “Düşünen Ordu, Üreten Ordu, Yarışan Ordu” sloganıyla da emin adımlarla ilerliyoruz. Karadeniz’in müthiş bir tarih kültür birikimi var. Yeniden keşfediyoruz ve keşfettikçe sürekli yukarıya doğru müthiş bir ivme kazanıyor. Turizmin potansiyeli çok yüksek. İkinci potansiyelimizde kadınlarımız. Çalışkanlıkları, dürüstlükleriyle…Bunları toplayınca bambaşka bir potansiyel ortaya çıkıyor. 81 ilimizde büyük potansiyel, kaynağımız var. Ordu’nun 300 şelalesi var. Kanyonları, yaylaları mevcut. Karadeniz’i gelin keşfedin. Her bölgesi görülmeye değer.  Yeni Arayışlar zirvesinde ben de bir öneri sunmak isterim. Aslında serbest piyasa başıboşluk değildir. Dengeyi sağlamak açısından, eksikleri görmek açısından, turizm kurumlarına kaynak üretmesi açısından düzenleyici bir kurum çalışabilir. Hem ilimizi hem de tüm Karadeniz’i kapsayan yeni bir turizm planı oluşturulmalı. Gemi seyahati, sağlık turizmi gibi alanlarda yenilikleri bölgeye kazandırabiliriz” diye konuştu. Pandemi sonrası farklı bir ortam oluştuğunu belirten Başkan Güler, “Meyve toplayabileceğiniz, anı biriktirebileceğiniz, fındık toplayabileceğiniz, sahilinde yürüyüş yapabileceğiniz bu ilde farklı alternatif turizmi olanaklarını sağlayabilir, ön ayak olabiliriz. Gıda güvenliği ve iklim değişikliği konularındaki yaşananları bölge olarak avantaja çevirebiliriz” ifadesini kullandı. 

 

 

“Ekoturizmin önemi daha da arttı“

Zirvenin ikinci oturumu ise Turizmde Yeni Arayışlar ve Kış Turizmi ve Alternatif Turizm Adımları oldu. Seda Güler’in moderatörlüğündeki panele Kastamonu Kadın Derneği Genel Başkanı Emine Çelik, Kayseri Erciyes AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Cahid Cıngı, Wyndham Hotels & Resorts EMEA Türkiye Bölge Direktörü Ayça Bilgin Beslen ve Doç. Dr. Nur Ündey konuşmacı olarak katıldı.  Kastamonu Kadın Derneği Genel Başkanı Emine Çelik, yerel yönetimlerin önemine dikkat çekerek, “Özellikle belediyelerin kent turizminin tanıtılmasında büyük görev düşüyor” diye konuştu. Kayseri Erciyes AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Cahid Cıngı da, ülkemizin yüzde 70’nin dağlarla kaplı olduğunu belirterek, deniz, kum, güneşe sıkışan turizmini dağlara çekmekte zorluk yaşadıklarını vurguladı. Wyndham Hotels & Resorts EMEA Türkiye Bölge Direktörü Ayça Bilgin Beslen de markalaşmanın önemine dikkat çekti ve markalaşmayı istikrarlı bir şekilde sürdürmek önemli” dedi. Doç. Dr. Nur Ündey de pandemiyle birlikte ekoturizmin öneminin arttığını vurguladı ve “İnsanlar sakin doğada deneyim yaşamak, gastronomi tatmak, doğayı deneyimlemek, doğal besinleri tüketmek, yeşili doğa dostu turizmi istiyor” diye konuştu.

 

 

“Turizmde dijitalleşme ivme kazanıyor”

Zirvenin son oturumu ise Turizmde İnovatif Adımlar, Kadın Girişimciliği ve Dijitalleşme başlığı ile düzenlendi. Gülcan Tuğ’un moderatörlüğündeki oturuma Seven Tur Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Tüfekçi, Maji Sanat Galerisi Sahibi Gaye Donay ve Holimax Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Becer panelist olarak katıldı. Maji Sanat Galerisi Sahibi Gaye Donay, sadece İstanbul’da değil tüm Türkiye’de de sanata destek olduklarını belirterek, “Titanic Otel’de sergi yoğun ilgi gördü ve sanatçılara istihdam sağlamış olduk” dedi. Holimax Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Becer de turizmin, sanatın dijitalleşmede ivme kazanma evresinde olduğunu ve yüzyılda yaşanan değişimlerin bir yıla indiğini anlattı. Seven Tur Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Tüfekçi de özellikle pandemi döneminde seyahat acentalarının değişim ve dönüşüme uğradığını ifade etti. Oturumların ardından zirvede sektörün önemli isimlerine vefa ve başarı ödülleri takdim edildi. 

 

Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar