Fındığın Turşusunu Kurdu

Erçalalar fındık,52 çeşit fındık mamülü ile sektöre hareket getiricek.

info@karadenizekonomi.com / 4.07.2014

Fındığın Turşusunu Kurdu


Erçal "2014 yılı fındık sektörü açısından büyük sınav yılı olacak. Doğu Karadeniz bölgesi 29-30 mart gecesi don olayından zarar görmüştür." dedi.

Fındık sektörü’nün köklü firmalarından Erçallar fındık yönetim kurulu üyesi İsmet Erçal Doğu Karadeniz bölgesinde Fındık dondan büyük zarar görmüştür.2014 sezonu öncesi fiyatların yüksek oluşması stokculuğun engellenmesini sağlar.Fiyatlar iyi olmalıdır’ki piyasaya mal akışı olsun.Bu yıl Batı bölgesinde fındık var.Doğu Karadeniz bölgesinde yok diyen Erçal firma ve sektörle ilgili şu açıklamaları yaptı:

Avrupadan sonra Uzak Doğuya'da açılan Erçallar Fındık İşletmesi,52 çeşit fındık mamülü üreterek Ordunun fındık diyarı adına yakışır bir kent olması için çalıştıklarını söyledi.

İlk fabrikasını Kumru ilçesinde kuran Erçallar Fındık İşletmesi,15 yıldır Kumruda istihdam sağlıyor.Faaliyetlerine kendini geliştirerek devam eden Avrupadan sonra Çinlede anlaşma yapan Erçallr Fındık İşletmesi geliştirdiği 52 çeşit fındık mamulüyle Türkiye ve dünya pazarında kaldığı yerden devam ediyor.Erçallar Fındık Yönetim Kurulu Üyesi ismet Erçal,tüm Ordulu iş adamlarını ve yatırımcıları ilçelere davet ederek Ordunun gelişimine katkı sunmaya çağırdı.Karadenizli olarak fındığı yemeyi bile bilmediğimizi belirten Erçal,''Karadenizli olduğumuz halde fındığı bi bile yemesini bilmiyoruz.Fındığın bir sürü yiyecek çeşitleri var.Yani her bir köşede fındıkla ilgili yiyeceklerin,reyonların olması lazım.Bir Antepe gidildiğinde fıstığın herçeşidi görülüyor.Bizde Erçal kardeş olarak Ordunun plakası olan 52 çeşit fındığı piyasaya sunmaya çalışıyoruz.Mesela meyveli fındık üretiyoruz.Herçeşit meyve aromasını fındıkla birleştiriyoruz.52 çeşit fındığı piyasaya sunmaya çalışıyoruz.Mesela fındıktan turşu yaptık.Bütün kahvaltılarda fındığı Türkiye pazarına sunmaya çalışıyoruz.Çalışmalarımız devam ediyor.Hindistan cevizli,çilekli,muzlu,elmalı,armutlu, bütün meyve özlerinden fındık yaptık.Fındık döneri,fındık çorbası,fındık baklavası gibi çeşitlerimiz var.Çikolata park açıldığında bu çeşitlerimizi orada sergilemeye düşünüyoruz.3 yıldır Ankara ve İstanbula feshaneye katılıyoruz.Bu ürünleri ordada sergiledik''dedi.

YATIRIMCILAR KENDİ DOĞUP BÜYÜDÜKLERİ YERDE YATIRIM YAPSINLAR

Biz ilk fındık fabrikasını 2001 yılında Alperlerle yaptığını belirten Erçal,''1998 yılında da kendi fabrikamızı kurduk.Burdaki fabrikamız altı taşlı ve yıllık kapasitemiz 10 bin ton.Kumru gibi bir ilçede 100'e yakın kadın işçi çalıştırıyoruz.15 yıldan beride en az 500 kişiyi buradan emekli yapmış bulunmaktayız.Yine Zonguldak Alaplıda fındık fabrikalarımız var.Buradada yıllık 10 ila 20 bin ton fındık kırabiliyoruz.Biz Erçallar olarak Kumruda doğduğumuz için yatırımı Kumruya yaptık ve Kumdruda ki işsizliği azaltmış olduk.Yani bugün Fatsada veya Ordunun başka ilçelerinde bu tür faaliyetler yok.Bu şekilde başka ilçelerden mesela Mesudi'yeye Aybastı'ya bizim gibi yatırımcılar gelse işsizlik sorunu giderilir.Yatırımcılar kendi doğup büyüdükleri yurda yatırım yapsınlar.Uzaklık aşılabilir''şeklinde konuştu.

FINDIK SEKTÖRÜNE DEVLETİN SAHİP ÇIKMASI GEREKİYOR

''Fındık sektörüne devletin sahip çıkması gerekiyor ''diyen Erçal,''TMO bunu başlatmıştı ama sonra vazgeçti.Serbest borsaya dönüştü.Arz fazlasını devlet alıp stok yapsa bugün fındığı 5 yıl depoda saklayabiliyorsunuz.Sebest piyasa olduğu için fındık bol olursa fiyatlar düşüyor,az olduğunda çıkıyor.2013 yılı fındığın az olduğu bir seneydi.2014 yılında fındık bol olucak gibi gözüküyordu.29-30 Mart gecesi yaşanan don olayı özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde çok büyük zarara yol açmıştır.Fındık da verimi artırmal yaşlı fındık dallarını geçleştirmeliyiz.Tüm kesimler fındıkta Avrupada ki gibi olmalı.Bir dönüm iki dönüm yeri olup İstanbulda yaşayan birçok vatandaşımız var.Onlardan tam verim alınamıyor.Aslında fındığa tam olarak bakılsa dönümden 300 kilo alabiliriz.Karadenizde ortalama dönüm başı 100 kg fındık alabiliyoruz.Bunu 3 katına çıkarabiliriz.Bununda olması için Avrupada şöyle bir sistem var:Büyük firmalar,Ziraat Mühendisleri kiralama yapıyor.Büyük firmalar bunu verdiğimizde hiç çalışmadan belli bir oranda paranızı alıyorsunuz.Hem bahçenize bakıldığı için verimi artıyor hemde siz kazanıyorsunuz.Fındığa bakarsanız verim alıyorsunuz bakmazsanız alamıyorsunuz.Birde Karadenizde yer az olduğu için devamlı bölünmeler oluyor.Yeni kanuna göre 5 dönümün altında daha parçalama yapılamıyor.Yerler parçalandığında hem verim düşüyor hemde masraf artıyor.Ama bu sistemde toplamayı otomatik makinelerle toplarsanız işçiliği düşürüp katma değerini artırabilirsiniz''diye konuştu.

DOĞU VE UZAK DOĞUYA AÇILMAMIZ LAZIM

Aflatoksin konusunda uyarılarda bulunan Erçal,''Bazı vatandaşlar fındığın ağır gelmesi için yaş bir şekilde satış yapıyorlar.Bu hem ülke ekonomisine kaybettiriyor hemde vatandaşa kaybettiriyor.Depoya yaş fındık koyduğunuzda küf, aflatoksin oluşuyor.Buda yurt dışında tepkilere neden oluyor ve fındık fiyatları düşüyor.Bugün dünya fındığının yüzde 70'ini Türkiye karşılıyor.Yüzde 30'unu İspanya gibi belli ülkeler karşılıyor.Yani dünyanın fındık ihtiyacı 9 bin ton fındık ama biz sadece Avrupaya fındık veriyoruz.Pazar olarak Uzak Doğuya açılsak;Hindistan'a,Çine 50gr fındık versek bin 500 fındık olasada yetmez.O yüzden pazarda Doğu ve Uzak Doğuya açılmamız lazım.Burada devletin desteğinin de olması lazım.Ülkeler arasında fındık ver petrol al gibi çeşitli takas yönetimide kullanılabilir.Bu şekilde olsa arz fazlası gibi bir durumla karşılaşmayız''diyerek şöyle ekledi:

HER 30 YILDA FINDIKLARI GENÇLEŞTİRMEK GEREKİYOR

''Fındığın 25 yaşından sonra verimi azalıyor.Orduda Giresunda 100 yaşında fındıklar var.Bunların sökülerek yenilenmesi gerekiyor.Birde coğrafyaya göre fındık çeşitleri var.Bundan 20 yıl önce bizim yaylalarımızda fındık olmuyordu.Sadece yulafla hayvan yemi olarak mısır ekiliyordu.Şuan çalıldak dediğimiz fıdnıklarda oluyor.Yani kışa yönelik soğuğa dayanıklı fındıklar var.Bunlarada el atarsak dönümde yüz kilodan fazla fındık alırız.Fındık şuanda 150-200 bin tona yaklaşıyor.Yani iç piyasada 10 yıl önce harcanan 50 bin ton,şimdi 150 bin tona çıktı.Bunu iç piyasada 250 bin tona çıkarırsak,çeşitlendirme olarak,artı bir katma değer olacaktır''dedi.

ETİKETLER;
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar