2.04.2022

Ekonominin ‘’lâle’’ gözü ile anlatımı…

Geçtiğimiz hafta grafik sanatçısı Hikmet Uluçam‘ın Lapta’da Akdeniz‘i kucaklayan evinde elinde topladığı demet demet laleleri satan bir kız çocuğu resmini gördüm, sorduğumda ‘’1995-6 yılı olmalı’’ cevabını aldım.

Her sergisinde doğanın izini sürmeyi sanatının gailesi yapmış olan ressam Emin Çizenel‘de lâlenin Kıbrıs coğrafyasında ‘’ nedret çiçek ‘’haline geldiğini söylüyordu. Mağusa Tıp Merkezi‘nin özenle hazırladığı 2022 takviminin Mart yaprağı ‘’Avtepe Medoş Lâlesi Festivali ‘’ni öne çıkarıyordu.

S. Halliday ve L.Lushington adlı iki fotoğraf sanatçısının ‘’ Flowers of Northern Cyprus ‘’ adlı albümün kapak resmi olan ‘’Kıbrıs Lâlesi’’ ya da nam-ı diğer ‘’ Medoş’’ nereye gitmişti ? 

Lâle mevsiminin son günlerini yaşıyoruz…

Lâle, zambakgiller familyasından bu soğanlı çok yıllık bitki anavatanı Pamir. Anadolu’ya göç yoluyla geldi. Farsça, anemon ya da ‘’kırmızı şey’’ olarak anılıyor. ‘’Lâl’’ hem Osmanlıca hem Farsça’da, kırmızı anlamına geliyor. 15 ana grupta yaklaşık 50 türü var. Bunlar arasında ‘’ Kıbrıs Lâlesi ‘’ ve Hakkâri’nin ‘’ Ters Lâle’’si endemik.

Lâle, Avrupa’ya ilk kez 16 yy’da Kanuni döneminde gitti. Bir şölen çiçeği olarak kabul gördü. Avrupa’da ilk dikiminin, hiç gecikmeden, 1593‘te Prof. C. de l’Ecluse tarafından ‘’ Hortus Academicum’’ da yapıldığını öğreniyoruz.

Osmanlı’nın 1718-1730 arasındaki dönemine ‘’ Lâle Devri ‘’ denildi. 3. Ahmet döneminin böyle yaşandığı ve anıldığı düşünülür. Oysa bu dönem bu adı, çok sonradan, tarihçi Ahmet Refik Altınay‘ın 1913‘de ‘’Lale Devri ‘’adını verdiği kitapla kazandı. Bu dönem ‘’ zevk ve sefa devri ‘’ olarak anılır. Aslında, barış içinde, Osmanlı’nın gerçek ilk reformların yapıldığı dönemdir. Macar’dan dönme İbrahim Müteferrika’ nın matbaayı kurması ve 8 kitabın baskısını yapması ve Yalova’da bir kağıt fabrikasının açılması, hep bu reformlar arasındadır. Bir hamam tellağı olan Patrona Halil‘in askeri kışkırtıp başkaldırması sonucu reformist sadrazam N. Damat İbrahim Paşa öldürülür, reform dönemi yerini eski dönemin olağan ‘’ taassup’’una bırakır.  

Lâle ise zaman içinde Anadolu topraklarındaki aşırı kirlilik sonucu ‘’ nadide’’ bir çiçek haline gelir, bulunmaz olur. Bu sürecin özellikle ‘80’li yıllardan sonra çok hızlandığı biliyoruz.

Pestisit ve zehir kullanımı, lâleye yaşam hakkı tanımıyor !

2022 Kıbrıs Avtepe Lale Festivali ‘nde açık alanda serpilmiş lâle sayısı 300-350‘yi bulmuyordu.

Anadolu ve Kıbrıs coğrafyası zehirlene dursun, Hollanda dünyanın en büyük lâle üreticisi konumuna geldi. Aaalsmeer‘de dünyanın en büyük çiçek borsası olan Royal Flora Holland var. 1914‘de kuruldu. Her gün 50’yi aşkın dünya ülkesinden gelen ortalama sayıyla 50 milyon adet çiçek, saat 7:00-11:00 arasında fiyatın en yüksekten açıldığı ‘’Hollanda Tipi Müzayede ‘’ yönetimiyle alınıyor-satılıyor. Günlük cirosu, yaklaşık 7 milyar $. Borsa salonunun yakınında dünyanın en büyük ‘’çiçek müzesi’’ var. İzleyici iseniz, 9.5 Euro‘yu hazırlayın ve sabah 06:00’da orada olun.

Lâle, ekonomi tarihinde* ‘’ Lâle Çılgınlığı ‘’ ile anılır. Hollanda’nın Altın Dönemi’ne denk gelen 1634-1637 arasındaki bu çılgın fiyat dönemi ekonomideki ‘’ ilk fiyat balonu ‘’ olarak bilinir. Hollandalı’lar buna ‘’windhandel‘’( uçuşan rüzğarın ticareti) adını verdiler. Lâle soğanı için yapılan gelecek sözleşmeleri, çöken fiyatlarla geçersiz hale gelir. Mahkemeler, bu borcun kumar yoluyla oluştuğu yargısıyla ödenmemesi hükmüne vardı, balon da söndü…     

Lâle çiçeği, ulusları yaşatan olgunun, geçmiş öyküleri değil de, geleceğe dair düşleri ve programlarıyla yaşadığını anlatıyor. Türkiye tarım ürünlerinde yılda 25 Milyar $ ile ‘’net ithalatçı ‘’ iken, Hollanda  2021’de ‘’100 Eşiği’’ ni geçti ve 104 Milyar Euro’luk tarım ürünü ihraç etti. Hollanda’nın çiçek ve çiçek soğanı ihracatı 7 Milyar Euro… Türkiye’nin 2021 çiçek ihracatıysa ‘’tarihi rekor’’ adıyla lanse edilen 150 Milyon dolar.Sağda-solda dikilen süs laleleri ise yakın zamana dek yurtdışından ithal ediliyor…

(km/gönderi:02.04.2022)

--------------------------------------

*Bu konuya ilişkin ilk yayın İskoç yazar C.Mackay’ın 1841’de yazdığı ‘’Olağanüstü Kitlesel Yanılgılar ve Kalabalıkların Çılgınlığı ‘’ başlığını taşır.

ETİKETLER; Karadeniz Ekonomi

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar