15.03.2024

Seçimde para harcamak

Siyaseti değerli bulurum. Ülkeyi ve şehirleri yönetmek adına zor bir yarışa giren siyasetçilere de bu nedenle çok saygı duyarım.

Bir gazeteci olarak işimi yaparken tarafsız olmaya özen gösteriyor olsam da, ''Her gönülde bir aslan yatar'' denildiği gibi,  benim de kazanmasını istediğim adaylar oluyor.

30 yıl önceki belediye seçimleri sırasında Süleyman Orhan tarafından kurulmuş ve Rahmetli Ali Orhan'ın yönettiği ilk yerel kanallardan biri olan Kanal L'de seçim programları yapıyordum.

Adayları ağılıyor, sorular soruyordum.

Gazi Belediyesi'nin ilk Başkanı Vedat Yılmaz'ı da o programların birinde tanımıştım.

CHP'nin Gazi Belediyesi Başkan Adayı Vedat Yılmaz'dı.

Karşısında da arkadaşım olan Rahmetli Aydın Şahin SHP'nin adayı idi ki; yarışın bu iki aday arasında olacağı anlaşılıyordu.

Vedat Yılmaz, özellikle sorduğum kontra sorulara ustalıkla yanıtlar veriyordu.

Program sonrası eve gittiğimde önce karımdan, ertesi gün de sokaktan aldığım geri dönüşlerden seçimi Yılmaz'ın kazanacağını anlamıştım.

Çünkü yöneteceği beldenin sorunlarına bir tek o hakimdi.

Yılmaz, o programda bilgisine ve becerisine çok güvenen bir aday profili çizerek, dikkatleri üzerine çekmişti.

Donanımlı biriydi ve bu nedenle de özgüvenli bir tavır sergilemişti.

O yıllardaki seçimlerde çok para harcayarak seçim kazanmak gibi bir anlayış yoktu zaten.

Adaylar, parasından daha ziyade bilgisine ve becerisine güveniyordu.

Donanımlı olmak esastı yani.

Eskiden sosyal medya da yaygın değildi.

Ki;

Şimdilerde sosyal medyada bile geniş kitlelere ulaşmanın yolu, çok para harcamaktan geçiyor.

Hep kafama takılmıştır.

Ki;

Bu seçimde de olduğu gibi, ''Belediye başkanı seçilmek için neden bu kadar çok para harcanır'' diye bir soruyu kendime sorar dururum.

Bir aday etrafa neden böyle para saçar?

İki veya üç ay kullanılacak bir binaya bol sıfırlarla ifade edilen parayı neden verir mesela.

Yine şehrin sokaklarını 50 metre arayla afişleriyle donatmaktaki amaç ne olabilir?

Belediye Başkanı olmayı düşündüğün şehir halkı seni zaten tanıyor olmalı.

Aday olduğu tarihe kadar kendini tanıtmamışsa da geçmiş olsun derim ona.

 

* * *

Gazze'de iftar

 

Önceki akşam televizyon haberlerinde İsrail’in devlet terörü uyguladığı Gazze'de iftar yapanların görüntüsü vardı.

İsrail'in bombardımanıyla harabeye dönen yıkıntıların arasında iftarı yapılıyordu.

İlk teravih namazını Mescid-i Aksa'da kılmak isteyen Kudüs halkına da İsrail polisinin uyguladığı şiddet görüntüleri yüreğimi kanattı.

Filistin halkı zulme direniyor hala.

İsrail, Gazze halkının üzerine bomba yağdırırken hastaneleri de camileri de ayırmıyor.

İsrail'in zulmü, soykırıma dönüşmüş durumda.

Dünya da bu zulmü, timsah gözyaşlarıyla izliyor.

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar