9.08.2020

Akdeniz ve Enerji

“Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri.” Mustafa Kemal Atatürk

8 Aralık 2014 tarihinde, Akdeniz Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (ASCAME) ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın konuşmacı olarak katılımlarıyla gerçekleştirilen Uluslararası Akdeniz Enerji Konferansı’na katıldım.

Yıldız, İstanbul Ticaret Odası’nın ev sahipliğinde düzenlenen Uluslararası Akdeniz Enerji Konferansı’nda yaptığı konuşmasında, “Yunanistan Çevre Enerji ve İklim Değişikliği Bakanı Yannis Maniatis ile yaptığımız görüşmede Kıbrıs’ta yoku değil, varı paylaşabileceğimizi ve bunun için olumlu manada çaba sarf etmemiz gerektiğini vurguladık” ifadelerini kullandı. İklim değişikliğiyle alakalı insanların küresel bir düşünce şekline kavuştuğuna dikkati çeken Yıldız, enerji harcamaları noktasında ise insanların giderek bireyselleştiğini söyledi. Yıldız, “Ne yazık ki dünyada konfor paradan daha hızlı büyüyor. Projeler geliştirilirken temelinde insan olduğu, insan odaklı olduğunu mutlaka bilmemiz lazım” şeklinde konuştu. Petrol ve doğal gazın yer altındayken savaşın, yer üstündeyken barışın gerekçesi olarak kullanıldığı bir alan haline geldiğini anlatan Yıldız, şöyle devam etti: “Türkiye bütün bunlar karşılığında ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun, enerjiyi barışın bir gerekçesi olarak kullanmaya devam edecek. Yalnızca Avrupa Birliği'nin doğal gazdaki arz güvenliği ile ilgili değil, bütün komşularıyla alakalı da gerek arz güvenliğinin gerekse bütüncül bakış açısının oluşturulmaya çalışıldığı bir enerji politikası ve stratejisi haline gelecek.”

Yıldız, Akdeniz havzasında gerekli siyasi fizibilite oluşması halinde ekonomik fizibilite için Türkiye’nin çok gayretli olacağını vurgulayarak, “Kıbrıs’ın statüsü temel alınmak kaydıyla bunların ortak şekilde adaletli bir şekilde paylaşımıyla beraber gelinecek noktada, Türkiye üzerinden geçebilecek doğal gaz boru hatlarına sıcak bakmaktadır” dedi. Türkiye'nin coğrafyasından kaynaklanan avantajları, hiçbir projede istismar etmediklerinin altını çizen Yıldız, daima dünyada enerji sektörünün dünyada barışçıl amaçlarla kullanılması gerektiğine inandıklarını ve bunu da uygulayan bir yapı içerisinde olacaklarını ifade etti.

Geliştirdiği projelerle Türkiye’nin, Türkmenistan’ın, Azerbaycan’ın, İran ve Irak’ın bütün yeraltı kaynaklarını, tüketim noktalarına ulaştırmakta pozitif yaklaşımda kalacağını belirten Yıldız, “Şu ana kadar yaptığımız işlemler de bunu gösteriyor. Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattının, Kerkük-Yumurtalık ham petrol boru hattının ve şu anda TANAP doğal gaz boru hattının, her birinin temelinde bu komşu ülkelerin kaynaklarının dünyayla paylaşılması var” diye konuştu. (Kaynak: Enerji.gov.tr)

Kriter dergisi’nin Temmuz-Ağustos 2020 tarihli 48’nci sayısı için bir söyleşide Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; “Aralarında komşularımızın da olduğu bazı ülkeler, Türkiye’yi Doğu Akdeniz’de etkisizleştirmek için hatalı bir sürecin içine girdiler. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türkiye’nin Akdeniz’deki haklarını gasp etmek istediler. Defalarca bunun yanlış olduğunu, hukuka uygun olmadığını söyledik. Türkiye’nin hak ve hukukunu koruma noktasında kararlı olduğunu ifade ettik. Hedefleri, Akdeniz’e en uzun kıyıya sahip olan ülkemizi sadece oltayla balık tutacak bir kıyı şeridine mahkum etmekti. Ama attığımız adımlarla bu planı boşa çıkardık. İki sondaj gemimizi göndererek, ülkemize ait alanlarda sismik araştırmalar yapmaya başladık. Açık ve net söylüyorum; biz tarih boyunca farklı medeniyetlere beşiklik etmiş Akdeniz’de gerilim istemiyoruz. Bilakis burada var olduğu düşünülen hidrokarbon kaynaklarının tüm bölge için bir fırsat teşkil ettiğine inanıyoruz. İş birliğini ve adil bir paylaşımı esas alan her türlü teklife kapımız açıktır. Bu prensipler temelinde herkesle çalışmaya hazırız.” dedi.

Denizler Fatihi Barbaros Hayrettin Paşa’ya atfedilen ünlü bir söz vardır: “Denizlere Hakim Olan Cihana Hakim Olur”. Türkiye ile Libya arasında imzalanan “Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası” ile “Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası” son derece önemli olup, bu iki muhtıra ile ülkemiz, Doğu Akdeniz’deki hak ve menfaatlerini garantiye almıştır.

 

ETİKETLER; Karadeniz Ekonomi

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar