1.09.2022

Fındık fiyatını düşüren köylüler!

TMO’nun fındıkta olması gereken kuralları uygulayarak 50 randımanlı sivriyi 51 TL, levantı 52 TL, Giresun kaliteliyi ise 53 TL’den aldığını bir kez daha hatırlatalım. Bunların da taban fiyat anlamına gelmediğini de bilelim.

Yani devlet tarafından desteklense de TMO piyasadaki alıcılardan biridir ve fiyatları da budur.

Diğer alıcılar da (ki fındığın büyük kısmını onlar alırlar) kendi ihtiyaçlarına göre alım yaparken, istedikleri fiyatı uygulayabilirler.

Üretim-tüketim, alım-satım şekli üzerine kurulmuş ticaretin kuralı budur. Bu kural her üründe hemen hemen geçerlidir. Bunların bilinmesi elzemdir.

Elzem olanları bilmeden arayıp sual edenler, mail atanlar, sitemde bulunanlar olmuyor mu? Olmaz mı?

Mesela “Benim fındığıma 39 TL verdiler.” diye arayan vatandaşa; önce “Fındığın kaç randıman geldi?” sorusunu yönelttiğimde “40 civarında.” cevabını aldım.

Sonra da telefondaki muhabbeti derinleştirince, fındığını Ağustos’un ilk haftasında, yani erken topladığını öğrendim. “Yanlış yapmışsın.” dedim. Sustu!

Bir başkası; “TMO fındığımı almadı.” diyerek salvolar atmaya başladı! “Nemi kaç geldi?” diye sorunca sesini çıkarmadı!

Demek ki “Saldım çayıra Mevlâm kayıra.” diyerek 10-15 nemli fındığı kurutmadan TMO’nun kantarına getirmiş! Orada işini lâyıkıyla yapmaya çalışanlar da, “Git kurut ve tekrar gel.” diyerek gerisin geri göndermişler.

Ne yapacaklardı? Evsafa uygun olmayan fındığı mı alacaklardı?

Almadılar da,  çiftçiyi bırakın, köylü bile denemeyecekler bu durumda ne yapıyorlar, ne yaptılar? Fındığı kurutup tekrar TMO’ya mı getiriyorlar? Ne gezer!

Zaten büyük kısmı bir tonun altında olan bu fındıkları getirip tüccarın kantarına koyuyorlar.

Tüccar da haklı olarak nemli olduğu için daha ağır gelen bu fındıkları, kendinin kurutma emeğinin karşılığını da keserek daha düşük fiyattan alıyor.

Hepsi, herkes almıyor. Alanlar alıyor!

Sonra da böyle satanlar “Serbest piyasada fındığı düşük fiyattan alıyorlar.” diye yaygara koparıyorlar!

Haklılar mı?

“Haklılar.” diyen varsa beri gelsin!

Çünkü, önce kendindeki hata ve yanlışları görmeyenler, sonrasında bunları başkalarında ararlar.

Oysa Hünkâr Hacı Bektaş Veli asırlardan öncesinden şöyle tespitte bulunmuş, bize de papağan gibi tekrarlayarak, cümle aleme hatırlatmak kalmış!

“Hararet nardadır, sacda değildir,

Kerâmet baştadır, taç da değildir,

Her ne arar isen kendinde ara,

Kudüs’te, Mekke’de, Hac’da değildir.”

Karadeniz'in İlk ve Tek Ekonomi Portalı

Okumak İçin Resimlere Tıklayınız.
Kapat
× Anasayfa Abone ol Tüm haberler Ekonomi Bölgesel Şirketler Gündem Belediye Sektörler Politika e-Dergi e-Gazete Web TV Künye Karadeniz sohbetleri Yazarlar